• BIST 9679.8
  • Altın 2488.006
  • Dolar 32.4426
  • Euro 34.4372
  • İstanbul 16 °C
  • Ankara 7 °C

Balıkçıların çoğu ''Vira bismillah' demedi

Balıkçıların çoğu ''Vira bismillah' demedi
Av yasağı dün gece sona erdi ancak balık avcılığını düzenleyen yeni tebliğ, balıkçıları ikiye bölmüş durumda.

 

Av yasağı dün gece sona erdi ancak balık avcılığını düzenleyen yeni tebliğ, balıkçıları ikiye bölmüş durumda. Balıkçıların bir kısmı, avlanma derinliğinin 18 metreden 24 metreye çıkarılmasına tepki gösterirken, bir bölümü ise tebliğden memnun.
 
Derinlik sınırı değişmezse denize çıkmayacaklarını açıklayan bazı balık kooperatifleri, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker'e tebliğin kaldırılması için çağrıda bulundu. Bakan Eker de balıkçıların arasından oluşturulacak heyetle pazartesi günü görüşerek taleplerini dinleyeceğini söyledi.
 
Bunun üzerine toplantı yapan balıkçılar bakanla pazartesi günü yapacakları toplantıya kadar Türkiye'nin hiçbir yerinde balığa çıkmayacaklarını açıkladılar. Sezon açılışında konuşan Bakan Mehdi Eker, 1995'te tekne başına tutulan balığın 60 bin ton olduğunu ancak 2008 yılında bu rakamın 17 bin tona kadar düştüğünü söyledi. Deniz Ticaret Odası Balıkçılık Meslek Komite Başkanı Ahmet Menekşe ise yeterli araştırma yapılmadan tebliğ çıkarıldığını söyledi. AB'de avlanma yasağının 50, Yunanistan'da ise 30 metre olduğunu vurgulayan Menekşe, Türkiye'nin bu kararı Avrupa Birliği'ne uyum çabaları çerçevesinde aldığını ifade etti.
 
Balık yasakları konusunda AB ülkelerinde bile tam uyum olmadığına vurgu yapan Menekşe, "Bulgaristan ve Romanya Karadeniz'e kıyısı olan ülkeler, ikisinde de istavritin bile boyu 12 santim. Bir tek kalkan balığında kota var. 12 ay balık avcılığı serbest. Sadece 1 Mayıs'la 1 Eylül arasında sahilden 500 metre uzak olmak şartıyla tüm denizlerde avcılık serbest." dedi. Denize açılmak için son hazırlıklarını tamamlayan balıkçılar dün Tarım Bakanı Mehdi Eker'den umdukları müjdeyi alamadı. 1 Eylül itibarıyla yürürlüğe giren Ticari Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen Tebliğ balıkçıların tepkisini çekiyor. Gırgır avcılığında 18 metre olan derinlik mesafesi uygulamasını 24 metreye yükselten tebliğe göre balıkçılar 24 metreden sığ olan bölgelerde avlanamayacak.
 
Tebliğe göre, balık avlanma boylarında da değişiklikler yaparak tutulacak balık boylarını küçük balıkları koruyacak şekilde uzatıyor. Kalkan 40 santimetreden 45 santimetreye, levrekte 18 santimetreden 25 santimetreye ve sinagritte 20 santimetreden 35 santimetreye çıkartılıyor. Ayrıca balık varlığının korunması ve artırılması için Marmara Denizi'nde Adalar, Büyükçekmece ve İzmit Körfezi tamamen gırgır avcılığı yasaklanıyor. Kaçak trol avcılığının engellenmesi içinde manyat ve algarnayla gece yapılan avcılık da yasak.
 
KUMKAPI'DAKİ BALIKÇILAR DA DENİZE AÇILMADI
 
İstanbul Kumkapı'daki balıkçılar, su ürünlerinde av yasağı sona ermesine rağmen balığa çıkmadı.
 
Fatih'teki Kumkapı Su Ürünleri Hali'nde yer alan Marmara Su Ürünleri ve İstanbul Bölgesi Su Ürünleri kooperatiflerine bağlı tekneler, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın ''Ticari Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen Tebliği''nde yer alan ''Gırgır'' teknelerine getirilen av bölgeleri yasakları ve av derinliğinin 18 metreden 24 metreye çıkartılmasını protesto amacıyla 3 gün denize çıkmama kararı aldı.
 
Daha önceki yıllarda, sezonun ilk saatlerinde denize açılan ve yılın tutulan ilk balıkları ile balık haline geri dönen tekneler, Kumkapı Su Ürünleri Hali'nin balıkçı barınağında demirli kaldı.
 
Tekne sahibi Hayri Karakaya, 35 yıldır balıkçılık yaptığını ifade ederek, ''Balık yasağı sona erdi. Ancak biz balığa çıkmıyoruz. 3 gün boyunca da çıkmayacağız. Derinlik yasağı ile ilgili yapılan düzenleme bilimsel olarak yapılmamıştır'' dedi.
 
İstanbul Boğazı'ndaki balık avcılığının balıkların göç yolları üzerinde yapıldığını belirten Karakaya, ''Eylül ayında yumurtlama evresini tamamlayan balıklar, geriye döner. Bu göç yolu üzerinde İstanbul Boğazı ve Çanakkale Boğazı'ndan geçerler. Bize '24 metreden sığ suda av yapılmayacak' deniyor. Ama bu balık zaten 10 ila 18 metreden geçiyor'' diye konuştu.
Karakaya, derinliklerle ilgili yasakların değişmesi gerektiğini savunarak, ''Biz balığa çıkmıyoruz. Yasakların kaldırılmasını istiyoruz. İnşallah sayın Bakanımız Mehdi Eker bir yol açar. Sayın Başbakanımız bir yol gösterir, 'Bir Karadeniz çocuğu olarak, bir denizci çocuğu olarak' bizim sesimizi duyar'' şeklinde konuştu.
 
RUMELİ FENERİ BALIKÇILARI SEZONU AÇMADI
 
Rumeli Feneri balıkçıları, 1 Eylül itibariyle açılacak olan balık tutma sezonunda denize açılmama kararı aldı.
 
Türkiye'nin çeşitli yerlerinden gelen balıkçılarla birlikte balık sezonunu açmayan Rumeli Feneri balıkçıları, balık tutulmasıyla ilgili son verilen kararlara tepki gösterdi. Rumeli Feneri Balıkçılarından Şekip Yalçın, yıllardır balıkçılığın kıyıya yakın yerlerde yapıldığını belirterek, "Herkes denize çıkmıyor.
 
Çünkü çıktığı zaman ne olacak? Bir sahil güvenlik ya da koruma kontrol gelip yakaladığı zaman teknenin ruhsatına kıyıda yasak avlanma yaptığı için cezai müeyyide uygulayacak. Onun için çıkmayı kimse düşünmüyor" şeklinde konuştu.
 
Yılbaşına kadar uygulamanın eski usul devam etmesini istediklerini belirten Şekip Yalçın, yılbaşından sonra tekrar 24 metre uygulaması uygulanmasını önerdi.
 
Balığın olduğu yerin kıyıya yakın olan sahil tarafı olduğunu söyleyen bir başka balıkçı Ahmet Menekşe, "Açıldığımız zaman balık gördüğümüzde ağ atmamız gerekiyor. Eğer ağ atarsak ruhsatımız iptal olacak. 50 bin TL 100 bin TL ceza alacağız. Şu anda pazartesi günü sayın bakanımız ile yapacağımız toplantıdan sonra hareket edeceğiz. Kararı öyle verdik" diye konuştu. Menekşe, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi eker ile yapacakları görüşme sonucu ortak bir yolun bulunacağını dile getirerek sözlerini tamamladı.
 
Balık avcılığının yılda 5 ay yasak olduğunu ve bunun üzerine 24 metre yasağının getirildiğini ifade eden balıkçı Mustafa Serter ise "Bu göç balığı biz tutmasak gidecek Yunanistan tutacak, İtalya tutacak. Biz neyi tutacağız. Bırak biz tutalım. Bu balık gidiyor" dedi.
 
24 metre yasağına tepki gösteren bir başka balıkçı Yılmaz Akbulut da "Mecbur çalışacağız ekmek parası, yasak-masak olmaz. Asacaklarsa assınlar. Bu çocuklar buraya çalışmak için geldi. Hopa'dan Bandırma'ya kadar. Burada ekmek parası peşinde koşuyorlar" ifadelerini kullandı.
 
Öte yandan Rumeli Feneri balıkçılarının aldıkları karar doğrultusunda 3 Eylül Pazartesi günü Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker ile yapacakları görüşmeden sonra kendilerine bir yol haritası çizecekleri öğrenildi.
 
ZONGULDAK'TA BALIKÇILAR KARAYA AĞ ATTI
 
Balıkçılar, hükümetin aldığı 14 kulaç derinlikte avlanma kararı sebebiyle 1 Eylül av sezonu başlamasına rağmen denize açılmadı. Karacılar, ev mevsiminin başladığı saatlerde, deniz yerine karaya ağ atarak, karara tepki gösterdi.
 
Aylarca av yasağının bittiği 1 Eylül tarihini bekleyen balıkçılar, tüm hazırlıklarını tamamlamalarına rağmen denize açılmadı. 14 kulaç yani 24 metre derinlikte avlanmanın yasaklandığı karar nedeniyle tepkili olan balıkçılar, bu kez deniz yerine karaya ağ attı. Alınan kararın balıkçılık sektörünü bitireceğini savunan balıkçılar, "Balıkçılık çok zor bir meslek. Buna rağmen kimimiz, Ordu'dan, Giresun'dan, kimimiz de Samsun'dan geldi.
 
Denizden ekmeğimizi çıkarıyorduk. Bu sene de her zamanki gibi geldik ama böyle giderse, erken döneceğiz. İzin verilen kulaçlarda balık yakalamamız mümkün değil. Biz balık yakalayamazsak, patronlarımız bizi işten çıkarır. Hepimiz bu işe güveniyordu. Kimimiz ev yaptırıyor, kimimiz araba taksiti ödüyor. Yeni evlenenler ve düğün borçları ile boğuşanlarımız bile var. Biz borçları ödeyemeyiz. İşverenler, zarar eder, bizde büyük sıkıntılar yaşar ve mağdur oluruz" diye konuştu.
 
Teknede hazırladıkları ağları, tepki amacıyla karaya da atan balıkçılar, "Başka ağ atacak yerimiz kalmadı. Karaya ağ atıyoruz. Belki bir şey vurur. En azından taş tutarız. Belki kuş yakalanır. Başka çaremiz kalmadı. Bu yasak, bizi ya PKK gibi dağa çıkmaya, ya da hırsızlık veya soygun gibi suçlara teşvik ediyor. Bu yasak uygulamaya geçtiğine göre herhalde devlet bize bakacak. Başka da bir anlam veremiyoruz" dedi.
 
Yasağın kaldırılmaması halinde ise işten çıkarılma korkusu yaşadıklarını belirten balıkçılar durumunda kullanılabileceğini ifade etti. Ülkenin, savaş durumunda milyarlarca TL'yi bulan teknolojik ve donanıma sahip olan bu tekneleri göreve çağrılmayacağı duyuruldu.
 
BURSALI BALIKÇILAR DA 24 METRE YASAĞINA TEPKİLİ
 
Denizlerde av yasağı sona ermesine rağmen, 18 metreden 24 metreye çıkarılan avlanma kararı sebebiyle Gemlik'teki balıkçı tekneleri kıyıda kaldı. Av mevsiminin başladığı saatlerde limanda bir araya gelen Balıkçılar, değişen yönetmeliği protesto etti. Gemlik Balıkçılar Derneği Başkanı Hüseyin Dalarel, bu kararı Avrupa Birliğine girmek için aldılar ama bizim denizlerimiz okyanus olmadığını söyledi.
 
Bursa'nın Gemlik ilçesindeki balıkçılar, aylarca beklediği 1 Eylül av yasağının kalktığı gece balık tutmak için denize çıkmadı. Yeni yönetmelikle, avlanma derinliğinin 18 metreden 24 metreye çıkarıldığını, bunun da kendilerini mağdur ettiğini söyleyen balıkçılar, Pazartesi gününe kadar denize açılmama kararı aldı.
 
Alınan kararın borçlu olan balıkçıların sonu olacağını iddia eden Gemlik Balıkçılar Derneği Başkanı Hüseyin Dalarel, "balıkçılıktan bir milyon kişiden fazla ekmek yiyen insanlar var. Bu yasaklar devam ettiği sürece bu balıkçılar batacak. Çünkü hepsinin bankalara 200 Milyar TL üzerinde borcu var. 3 ay boyuncu balıklar 24 metrenin altındadır. Avrupa birliğine uyum sağlamak içini bu kararı çıkardılar ama bizim denizlerimiz onların gibi okyanus değil. Bu yasak kalkmaz ise vatandaş hamsiyi 20 liradan aşağı yiyemez "dedi.
 
Alınan kararın balıkçılık sektörüne bela olacağını belirten Gemlik Su Ürünleri Kooperatif Başkanı Hakkı Yıldırım, "24 metrede avlanma kararının bilimsel araştırmasını kim yaptığını kimse bilmiyor. Şuanda hepimizin denizde olması gerekirken bizler işe çıkamıyoruz. Çünkü balık 24 metrenin altında akıp geçiyor. Biz bunlardan yararlanamıyoruz. Biran önce bu kararın geri çekilmesini istiyoruz" diye konuştu.
 
Türkiye'nin çeşitli illerinden gelerek ekmek parası kazanmak için balıkçılık yapanlar ise, bizim burada geçirdiğimiz her boş gün bizim zararımıza diye dert yandı.
 
ÇANAKKALE'DE DE DURUM AYNI
 
Çanakkalenin Biga ilçesine bağlı Kemer köyünde, av yasağının sona ermesini bekleyen balıkçılar, av mevsimi açılmasına rağmen denize çıkmadı. Yeni yönetmelikle, avlanma derinliğinin 18 metreden 24 metreye çıkarıldığını, bunun da kendilerini mağdur ettiğini söyleyen balıkçılar, Pazartesi gününe kadar denize açılmama kararı aldı. Türkiyede ancak göç balıklarının avlanabildiğini, bu balıklarında 15 Ağustostan itibaren Marmara denizinden çıkarak Yunanistana doğru göç ettiklerini söyleyen Balıkçılar, sezonun geç açıldığından yakındı. Balıkçılar, 24 metre olan avlanma yerinin, bizim Türk karasularımızda olması mümkün değil. Çünkü Türkiye, diğer ülkelerde olduğu gibi devasa balık avcılığı yapmıyor. Türkiyede göç balıkları mevcuttur. Bu balıklar, Cebelitarık boğazından gelir, Karadenize gider, burada havyarını döker ve yoluna devam eder. Ağustos ayının 15inden sonra başlamış olan Palamut, Lüfer ve Kolyoz akını, Marmara denizini terk etti. Komşumuz olan Yunanistana, İspanya, İtalyaya gitti. Hala, bu balığı avlamamakta ısrarcı Bakanlığımız. Neden olduğunu bir türlü çözemedik dediler.
 
İskenderunlu balıkçılar dertli mi dertli
 
Türkiye genelinde olduğu gibi İskenderun Körfezi'nde de 1 Eylülde gece 24.00'den itibaren av yasağının sona ermesi ile denize açılması beklenen balıkçılar, devletin uyguladığı kulaç engeli nedeniyle 3 Eylül Pazartesi gününe kadar Ankara'da yapılacak olan görüşmelere göre denize açılmama kararı aldı.
 
İskenderunlu balıkçılardan Ali Göker Şekerlisoy teknesinin önünde yaptığı açıklamada, "Türkiye genelinde Marmara ve Akdeniz'de 10 kulaçtan 12 kulaça çıkartıldı. Devlet 15 Nisan'dan sonra Akdeniz'de balıkçılığı yasak etti. Bizler av süresinin 1 Ekim- 15 Mayıs olarak düzenlenmesini istedik. Ama kabul görmedi" dedi. Şekerlisoy, bu gün Poyrazköy'de balıkçıları ilgilendiren toplantıya Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın katılması beklenirken, bakanlık düzeyinde yetkilinin geldiğine vurgu yaparak, bu Poyrazköy'de yapılan toplantıda pazartesiye kaldı. Bu nedenle bizler de pazartesi günü Ankara'ya gideceğiz. Biz burada yasağı çiğnemek değil cezalı duruma düşmemek için denize açılmama kararı aldık" dedi. Şekerlisoy, "Bu gece yarısından sonra İstanbul Marmara, Ege ve Akdenizli balıkçılar olarak denize açılmayacağız. Bu yasa değiştirilmeden geri çekilmeden denize açılmayacağız. Çünkü bu yasaklar denizlerin coğrafi konuma bölgelere göre hazırlanmadı. Çok yer 13 kulaç olduğu için balıkçı mağdur olur verim alamaz balık tutamaz. Tüm balıkçılar bu gece çıkması gerekirken denize açılmayacağız" şeklinde konuştu.
 
Suriye'de meydana gelen olaylarından sonra körfez balıkçıları olarak ithalat ve ihracatta zor duruma düştüklerini de aktaran Şekirlisoy, ticari anlamda ihracat yapamadıklarını da belirtip, "Tutulan balıklar daha önceden karayolu ile Cilvegözü sınır kapısından Suriye'ye gönderiliyordu. Şu an can güvenliği olmaması nedeniyle İskenderun'dan Ro-Ro gemileriyle, Mersin'den ise deniz yolu ile yapılıyor. Bu da maliyet arttırıyor" ifadesini kullandı.
 
Balıkçılar, ilk gün elleri boş döndü
 
Su ürünlerinde av yasağının sona ermesinin ardından Samsun'un 19 Mayıs ilçesi Dereköy Limanı'ndan Karadeniz'e açılan balıkçılar, ilk gün elleri boş döndü.
 
Dün akşam saatlerinde denize açılan balıkçıların bir kısmı üç kasa palamutla geri dönerken, bazıları ilk gün ağlarına takılan 9 palamutla yetindi.
 
16 yıldır balıkçılık yaptığını söyleyen Metin Tığ, açıklamada, palamut tutmanın şans işi olduğunu söyledi. Av yasağının sona ermesinin ardından ilk gün elleri boş döndüklerini anlatan Tığ, ''Bugün hiç olmaz ama yarın 10 kasa olur. Palamut denizde var. Denk gelen buluyor. Balığın kendine göre bir havası var. Havasını bulursa çıkar. Denizde bugün aşırı derecede çamur vardı. Daha sezonun ilk günü. Şu anda balık yok denilemez'' dedi.
 
Balıkçı Mehmet Aydın ise ilk günde yakıtı karşılayacak sayıda bile balık bulamadıklarını ifade etti.
 
''9 tane balıkla geri döndük, her arkadaş böyle. En fazla 15 balık tutan var'' diyen Aydın, şunları kaydetti: ''Palamut okyanus balığı Karadeniz'de gelip geçici. Misina ağı olsaydı bunun iki üç katını tutardık. Ama misina ağı yasak. Balığı öldürüyormuş. Misina ağı olmadığı için umudumuz yok. 9 tane balık tuttuk. Bugün balık olmadı ama böyle devam etmez. İlerleyen günlere bakacağız.'' Dereköy Limanı'nda palamutun tanesi 5 liradan satılıyor.
 
www.UlasimOnline.Com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Ulaştırma | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim