Turkcell CEO’su Süreyya Ciliv, Balkan Rumeli Sanayicileri ve İş Adamları Derneği'nin (BALKANSİAD) 9'uncu Sinerji Toplantısı'na konuk olarak katıldı. Hilton Otel'de düzenlenen programa BALKANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Aytuğ Onur, yönetim kurulu üyeleri, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, Bursaspor Kulübü Başkanı Recep Bölükbaşı, dernek üyeleri ve çok sayıda iş adamı katıldı.
"Turkcell bir futbol takımı gibi"
Programda konuşan Turkcell CEO'su Süreyya Ciliv, şirketle ilgili bilgiler verdi. Son 8 senesinin Turkcell'de geçtiğini söyleyen Ciliv, "İyi yaptığımız, yanlış yaptığımız konular da oldu. Daha başarılı olduğumuz kesin. Turkcell'i anlattığımda iki kelime ile anlatıyordum. Turkcell demek benim gözümde takım demek. Turkcell'i ben kurum olarak, şirket olarak görmüyorum. Bazıları aile diyor. Ben Turkcell'i aile olarak da görmüyorum. Turkcell'deki çalışanlar benim kardeşim, amcam, kuzenim, ablam, annem, babam değil. Biz bir grup insan bir araya gelmişiz. Aynı futbol takımı gibi. Herkesin bir rolü var. Kaleci, sağ açık, orta saha, sol bek, sol açık var. Herkes görevini iyi yapacak ve biz kendi konusunda Türkiye'de bu işi en iyi yapanları biraraya getirmek istiyoruz. İlla ki en iyisi olacak diye de ısrar etmiyoruz. Çünkü biliyoruz ki esas güç o çalışanların beraber takım olmasında. Siz insanları biraraya getirmek ile takım kuran olmuyorsunuz. Bazen aynı formayı giyiyorsunuz. Herkes başka bir lisandan konuşuyor, yine takım olmuyorlar. Ama biz Turkcell'de bir takımız ve şuna inanmışız ki biz hiçbir işi kendi başımıza yapamayız. Her bir bireyin büyük potansiyeli var, ama dediğim gibi büyük işler takım işi ile oluyor. Biz çalışanlar bir takımın parçası, iş ortakları bu takımın bir parçası ve müşterilerimiz bu takımın bir parçası. Biz ne yaptıysak gerçekten müşterilerimiz sayesinde yaptık" dedi.
"Önemli olan bütün takımın bir araya gelmesi"
Kurumsal müşteriler ile işbirliğinin de takım oyununda kendilerini başarıya götürdüğünü söyleyen Ciliv, katılımcılara çocuklarının da takım anlayışında yetişmesinin önemine işaret etti. İkinci önemli kelimenin inovasyon olduğunu ifade eden Ciliv, konuşmasını şöyle sürdürdü: "İnovasyon yenilikçi demek, ama ortaya yeni fikir atmak bence başarı değil. Aynı burada olduğu gibi bu cümleyi Turkcell'de çalışan yaklaşık 15 bin kişi de ezbere biliyor. Çünkü biz yeni bir fikrin, ürünün, servisin, metod ya da sürecin olabilir, bunun toplumsal ve ekonomik faydaya dönüşmesi inovasyon, başarı olarak görüyoruz. Yoksa ortalıkta fikir atan çok. Önemli olan bütün takımın biraraya gelmesi. O iyi fikrin, toplumsal ve ekonomik faydaya dönüşmesi."
"Yanlış teknolojilere yatırım yapsaydık Nokia gibi yok olurduk"
Şirketin büyüklüğü ile ilgili de konuşan Ciliv, Turkcell'in 9 ülkede faaliyet gösteren 70 milyon abonesi olan bir dünya şirketi olduğunu kaydetti. Türkiye'nin 35 milyon ile şirketin en büyük pazarı olduğunu açıklayan Ciliv, Kazakistan, Azerbaycan, Ukrayna, Gürcistan, Moldova Belarus, Kuzey Kıbrıs, Almanya'da da faaliyet gösterdiklerini hatırlattı. Turkcell'in pazarın en büyüğü olduğu ve küçükleri koruma stratejisinden dolayı bazen dezavantajlı konumda olduklarını belirten Ciliv, "Buna rağmen Turkcell takım olarak 2012 ve 2013 yıllarında Avrupa'nın en hızlı büyüyen telekom grubu oldu. 'Bunu nasıl yaptınız?' diye sorarsanız. Geleceğin iyi işlerine 2007'de, 2008'de, 2009'da doğru vizyonu, cesaretle yatırım yaparak ulaştık. Eğer biz 5 sene önce o yatırımları yapmasaydık, 5 sene sonra Avrupa'nın en hızlı büyüyen telekom grubu olamazdık. Yanlış teknolojilere yatırım yapsaydık belki de Nokia gibi yok olurduk" diye konuştu.
Ciliv, yapılan bir araştırmada Türkiye'de nüfusu kapsamada dünyada birinci sırada yer aldığını da sözlerine ekledi.
