• BIST 9530.47
  • Altın 2477.56
  • Dolar 32.4363
  • Euro 34.6727
  • İstanbul 16 °C
  • Ankara 15 °C

DTO Müşterek Meslek Komitesi Toplantısı yapıldı

DTO Müşterek Meslek Komitesi Toplantısı yapıldı
DTO Müşterek Meslek Komitesi Toplantısı yapıldıİMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) Müşterek Meslek Komitesi Toplantısı Kadıköy Büyük Kulüp’te gerçekleştirildi.

İMEAK DTO Müşterek Meslek Komitesi Toplantısı Kadıköy Büyük Kulüp’te yapıldı. Toplantıya, Piri Reis Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Oral Erdoğan, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Kıyı Yapıları ve Tersaneler Genel Müdürü Hızır Reis Deniz, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Deniz ve İç Sular Düzenleme Genel Müdürü Cemalettin Şevli, İMEAK DTO Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, İMEAK DTO Meclis Başkanı Cengiz Kaptanoğlu, Koster Armatörleri ve İşletmecileri Derneği (KOSDER) Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Çakır, Bakanlık bürokratları, Liman Başkanları ile DTO üyeleri ve sektör temsilcileri katıldı.

PROF. DR. ORAL ERDOĞAN: BORSALARDA CİDDİ CANLANMA VAR

İMEAK DTO Müşterek Meslek Komitesi Toplantısı’nda ilk sözü alan Piri Reis Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Oral Erdoğan, borsalarda ciddi canlanma yaşandığına dikkat çekerek, borsalardaki bu canlanmanın dünya ticaretinde de canlanmayı beraberinde getireceğine inandığını ifade etti. Dünya ticaretinde kendini gösteren canlanmanın büyümeye de olumlu etkilerinin olacağını belirten Erdoğan, borsalardaki hareketliliğin büyümeyi de beraberinde getireceğini bildirdi.

BAŞARAN BAYRAK: NİSAN VE MAYISTA REKOR KIRDIK 

Gemi ve Yat İhracatçıları Birliği (GYİB) Başkanı Başaran Bayrak, yaptığı konuşmada, gemi ve yat ihracatının nisan ve mayıs aylarında rekor kırdığını hatırlatarak, “Haziranda ise gemi ve yat ihracatı yüzde 17,3 oranında azalma gösterdi. Temmuz ayının ilk 10 günü 50 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. İlk 6 ayda yüzde 2’lik bir artış oldu” dedi.

Gemi ve yat sektöründe hem ihracatın hem de Pazar çeşitliliğinin artırılması gerektiğinin altını çizen Bayrak, “Birçok tersanemiz hala faal değil. Finansal ve teminat problemleri var. Bankalara teminat veremiyorlar dolayısıyla sektöre fazla giremiyorlar” diye konuştu.

ABBAS KOLÇALAR: MEVZUAT DEĞİŞMELİ

İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) Meclis Üyesi Abbas Kolçalar, DTO’nun Antalya’da gerçekleştirdiği Arama Konferansı’nın oldukça başarılı geçtiğine işaret ederek, 2023’de 4 milyar dolar ciro hedefi koyulduğunu söyledi.Tersanecilerin 20 yıldan bu yana dişleriyle tırnaklarıyla bugünlere geldiğine değinen Kolçalar, “Mevzuat eksikliği konusu karşımzda önemli bir sorun olarak durmaya devam ediyor. Bu konuda elbirliğiyle çalışmamız gerekiyor” diye konuştu.

MURAT KIRAN: KURŞUNU AYAĞIMIZA SIKTIK

Gemi İnşa Sanayicileri Birliği (GİSBİR) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kıran da yaptığı konuşmada, tersanelerin artık işletme belgesi almaları gerektiğini hatırlatarak, “Tuzla’da 16 tane tersanemiz kısmi işletme belgelerini almış durumda. 27 tanesi işlemlerine başladı. Yalova’da 11 tersanemiz işletme belgelerini aldı. Türkiye’nin diğer yerlerinden de 8 tersane belge sahibi. Hepsini topladığımızda, 62 tane yapıyor. Geriye 10 tersane kalıyor. Başka hiçbir sektörde istenmeyen işletme belgesi sadece tersane ve limancılıkta isteniyor” dedi. 

Tersaneciliğin geçmiş dönemde kazalarla oldukça çok anıldığını söyleyen Kıran, “Kazaların dünya standartlarının altında olduğunu kanıtladık. Tersanelerimizin yüzde 90’ı işletme belgesini almaya muktedir. Ancak işletmelerin kendi elinde olmayan problemler var. Revizyon imar planı da önemli bir sorun. Tuzla’da 4 yılda arpa boyu yol alamadık. Başa döndük, 2008’de kurşunu kendi ayağımıza sıktık” diye konuştu. İşletme belgeleri alma zorunluluğunun olmaması gerektiğine değinen Kıran, bu yanlıştan da dönülmesi gerektiğini vurguladı.

Tuzla’da her gün İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından çevre koruması adı altında cezalar yazıldığına işaret eden Kıran, “Artık bunlarla mücadele edemez hale geldik. Son 3 ayda Tuzla koyuna gelen gemilerin sayısı arttı. Gemilerin sayısı arttığından dolayı koyda çevre koruma motoru 24 saat geziyor. Bakıyor, gemiden bir su aksa da ceza yazsak diye. Gemilerin tonajına göre 100 bin dolara varan cezalar uygulanıyor. Yani parayı alınca çevre kirliliği ortadan mı kalkıyor?” değerlendirmesini yaptı.

SALİH ZEKİ ÇAKIR: BİLGİ PAYLAŞIM PLATFORMU LAZIM 

Koster Armatörleri ve İşletmecileri Derneği (KOSDER) Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Çakır, sektörde bilgi paylaşım platformunun olmamasının büyük eksiklik olduğunu belirterek, “Talebi olmayanın nasibi olmaz. Sektörün bilgi paylaşım platformuna ihtiyacı var” şeklinde konuştu.Piri Reis Üniversitesi’ne de değinen Çakır, Prof. Dr. Oral Erdoğan’ın Piri Reis Üniversitesi’nin Rektörü olmasının kendileri için büyük bir şans olduğunu vurguladı.

NESLİHAN BAŞARSLAN: ÇİFT PALAMAR ÜCRETİ UYGULANIYOR

Vapur Donatanları ve Acenteleri Derneği Müdürü Neslihan Başarslan, gemi acentelerinin Salı Pazarı’nda büyük bir problemi olduğunu söyleyerek, “Salı Pazarı Rıhtımı Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından özelleştirildi. Ve 24 Şubat itibariyle Doğuş Grubu’na teslim edildi. Bu tarihten sonra Doğuş Grubu, tarifelerini yayınladı. Aynı zamanda kılavuz römorkör palamar hizmetlerini Kıyı Emniyeti de vermeye devam ediyor. Bir gemi geliyor, bir hizmet var, gemiye çift palamar ücreti uygulanıyor. Servis Doğuş Grubu tarafından veriliyor. Ücretini de hem Doğuş Grubu hem de Kıyı Emniyeti tahsis ediyor. Sayın genel müdürümüze nisan ayında sunduk, buradan ikinci hatırlatmamızı da yapıyoruz. Ve konuyla ilgili acilen çözüm bulunmasını istiyoruz” dedi. 

METİN KALKAVAN: KIYI EMNİYETİ ŞANTAJ YAPIYOR

Vapur Donatanları ve Acenteleri Derneği Müdürü Neslihan Başarslan’ın ‘Kıyı Emniyeti’ne hitaben sarfettiği konuşma üzerine söz alan İMEAK Deniz Ticaret Odası (DTO) Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, Kıyı Emniyeti’nin bu davranışının kesinlikle tüm yönleriyle A’dan Z’ye masaya yatırılıp ele alınması gereken bir konu olduğunu ifade etti. Kalkavan, “Kıyı Emniyeti buraya gelse de konuşacağım gelmese de konuşacağım. Böyle bir şey olmaz. Tekel hakkı diye limandan para almaya devam ediyorsun. Kıyı Emniyeti’nin böyle bir hakkı yok. Kıyı Emniyeti kılavuzluktan para alabilir ama palamarlıktan alamaz. Kıyı Emniyeti’nde ‘bu aralar işler kesat, para alamadık’ zihniyeti hakim. Gemi karaya otursa da para kazanayım zihniyeti kesinlikle kabul edilemez. Kıyı Emniyeti, adı üstünde kıyıların emniyetinden sorumlu olması gerekiyor. Böyle bir zihniyetle Kıyı Emniyeti yönetilemez. Artık Kıyı Emniyeti’nin kime bağlı olduğunu bilemiyorum. Baştan aşağı masaya yatırılması lazım. Yaptıkları şantaj” dedi. 

CEMALETTİN ŞEVLİ: 2 AYRI ÜCRET ÖDENMEMELİ

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Deniz ve İçsular Genel Müdürü Cemalettin Şevli, Kıyı Emniyeti’nin palamar ücreti almasıyla ilgili konunun Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın yaptığı çalışmayla ilgili bir konu olduğunu belirterek, “Özelleştirme İdaresi Başkanı ile görüştüm. Genelde limanlarımızdaki özelleştirme uygulamalarında mutlaka bakanlığımızın ilgili biriminin görüşünün alınması gerekiyor. Burada özelleştirmeden kaynaklanan bir sıkıntı var. Bu konuyla ilgili toplantılar yaptık. Hakemlik bize düştü, nihai karar bir hafta içinde verilecek. Yabancı gemi iki ücret ödememeli, kabul edilebilir bir şey değil. En kısa zamanda bu sorunu çözeceğiz. Her ikisi de haklı gözüküyor ama tek ücretin olması gerekiyor. Ücretin geri ödenmesi de gündeme gelebilir” açıklamasını yaptı.

GÖNÇ BEYLİ: KIYI EMNİYETİ GÜVENLİĞİ SAĞLAMAKTAN ÖTE GÜVENLİĞİ AZALTIYOR

27 No’lu tanker meslek komitesi adına konuşan Gönç Beyli, ocak ayında kendi gemilerinde Tuzla açıklarında bir kaza olduğunu söyleyerek, “Bu ölümlü bir kazaydı. Bu olaydan çıkardığım bazı dersler oldu. Ülke olarak kurtarma yardımını hiç bilmiyoruz. Türkiye’de çok iyi kurumlar var ama kurumlar arasında bir entegrasyon yok. Hepsi bağımsız hareket ediyor. Olay esnasında bir noktadan yönetimin gerekliliğini fark ettim. Ben isterdim ki Denizcilik Müsteşarlığı’nın 118 acil hattı olsun ve bütün olaylar oradan koordine edilebilsin. Bizim kaza 1 canla çok ucuz atlatıldı. Çok daha fazla can kaybı olabilirdi. Başka çıkardığım ders de Kıyı Emniyeti’yle ilgili. Kıyı Emniyeti’nin şu anki düzeni, İstanbul ve özellikle Boğazlar için söylüyorum, güvenliği sağlamaktan öte güvenliği azaltmaya yönelik. Çünkü Kıyı Emniyeti’nin bu uygulaması yüzünden insanlar yardımı sadece son noktada alıyorlar. Meselenin şeffaf olmamasından dolayı insanlar kendi kendilerine çözüm bulma yoluna gidiyorlar. Bu da çok yanlış” şeklinde konuştu.

Haber ve fotoğraflar Sinan SAYGI- Ozan EĞRİN- Deniz Haber Ajansı

http://www.ulastirma.com.tr

 
 
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Ulaştırma | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim