EKİN ve ITE Group tarafından bu yıl 16'ncısı düzenlenen Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı (EMITT), 9-12 Şubat 2012 tarihleri arasında TÜYAP'ta gerçekleştirilecek.
Dünyanın dört bir yanından 60'ın üzerinde ülkeden 4 bin 500 katılımcının buluşacağı fuar, geçen yıla göre yüzde 15 büyümeyle 60 bin 500 metrekarelik alanda yapılacak. Dünyanın en büyük 5'inci turizm fuarı EMITT'e Arjantin, Çek Cumhuriyeti, Kazakistan, Macaristan, Malezya, Slovenya ve Venezuela ilk kez katılırken, İtalya da bakanlık düzeyinde ilk kez temsil edilecek.
Yerli, yabancı turizm profesyonellerine ve tatilcilere ülkelerini tanıtma imkanı verecek yeni ülkelerle katılımcı ülke sayısının 60'ın üzerine çıktığı fuarda, Yunanistan, Güney Afrika Cumhuriyeti ve Rusya Federasyonu ise bu yıl daha geniş alanlarda, daha çok kuruluşla katılım gerçekleştirmeye hazırlanıyor. Fuara ülkelerin yanı sıra kalkınma ajansları, seyahat acenteleri, tur operatörleri, oteller, 150'nin üzerinde belde ve il de katılacak.
Türkiye'nin ''en büyük'' turizm fuarı EMITT'e katılımı kesinleşen ülkeler şöyle:
''Abu Dabi, Adigeya, Almanya, ABD, Arjantin, Azerbaycan, Bahreyn, Brezilya, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Çin, Dubai, Ekvador, Endonezya, Ermenistan, Fas, Filistin, Fransa, Güney Afrika Cumhuriyeti, Güney Kore, Gürcistan, Hırvatistan-Dubrovnik, Hırvatistan-Zagreb, Hindistan, Hollanda, İngiltere, İran, İtalya, Japonya, Karabağ, Kazakistan, Kenya, Kırım, Kuveyt, KKTC, Küba, Libya, Litvanya, Lübnan, Macaristan, Makedonya, Maldivler, Malezya, Mısır, Özbekistan, Pattaya-Tayland, Peru, Rusya Federasyonu, Senegal, Sırbistan, Singapur, Slovenya, Sudan, Suriye, Şili, Tayland, Tunus, Tanzanya, Tataristan-Rusya Federasyonu, Ukrayna, Ürdün, Venezuela, Vietnam, Yemen ve Yunanistan.''
''ARAP BAHARI'NIN POZİTİF ETKİSİ SINIRLI KALDI"
Ekin Fuar AŞ Genel Müdürü Hacer Aydın, Türkiye'nin turizmde büyümeye devam ettiğini, global kriz yıllarında da büyüyen ve bölgedeki rakipleri arasında başarılı performans gösterebilen hemen hemen tek ülke olan Türkiye'nin, 2011'i de büyümeyle kapattığını, gelen turist sayısının önceki yıla göre yaklaşık yüzde 10 artarak 31,5 milyona ulaştığını, en çok turist gönderen ülkeler arasında Almanya ilk sırada yer alırken, bu ülkeyi ''küçük bir farkla'' Rusya Federasyonu'nun izlediğini kaydetti.
Aydın, ''2011'in ilk aylarında ve özellikle Nisan ayına kadar olan dönemde, Mısır başta olmak üzere 'Arap Baharı'nın etkisiyle turist kaybeden ülkelerden Türkiye'ye bir kayma gözlendiyse de bunun 2011 yılının bütününe olan pozitif etkisi sınırlı kaldı. Turizm hareketlerinin benzer-yakın destinasyonlar arasında tahterevalli etkisinin sanıldığının aksine yüksek olmamasının yanı sıra sektörümüzün fırsatçılıktan uzak durmasının, başkalarının kayıplarından kazanç hesabı içinde olmamasının iyi bir örneğidir bu tablo'' dedi.
2010'da Türkiye'nin turizm gelirinin 20,8 milyar dolar olduğunu, bu rakamın bu yıl 22 milyar dolara çıkacağını belirten Aydın, sektörün yıllık cirosunun 35 milyar doların üzerinde bulunduğunu, 25 milyar dolarının yurt dışı girişlerden, 5 milyar dolarının çıkışlardan ve bir o kadarının da iç turizm hareketlerinden olduğunu, gerek yurt dışı girişler ve döviz girdisinin arttığını, gerekse iç turizm hareketlerinin turizme katkısının büyüdüğünü ve bu yıl da büyüme devam edeceğini söyledi.
Turizm yatırımlarının söz konusu tablodan olumlu etkilendiğini ifade eden Aydın, şunları kaydetti:
''Antalya ve İstanbul, hala yatırımlarda ilk sıralarda, ancak Anadolu'daki önemli atak gözden kaçmıyor. Yatırım teşviklerinin neredeyse yarısı İstanbul-Antalya-Muğla dışındaki illere yönelmiş durumda ki, bu beklenen ve özlenen bir durum. Öte yandan turizmi çeşitlendirmeye yönelik yatırımlarda da olumlu bir gelişme gözleniyor. Kış turizm alanları ve tesisleri artıyor. Sağlık turizmi oldukça verimli ve ilgi gören bir alan. Ekoturizm artık bir marjinal turizm türü değil ve teşviklerin de etkisiyle gelişiyor. Marina ve yat turizmine yapılan yatırımları da ayrı bir yere koymak lazım. Türkiye, artık yat turizminin önemli alanlarından Ege ve Akdeniz'de 'Ben de varım' diyecek noktaya geldi.''
2012 BEKLENTİLERİ
Hacer Aydın, turizminde bu yıl da büyümenin devamının beklendiğini ifade ederek, ''Büyümenin devam edeceği pazarlar olarak yine Rusya ağırlıklı BDT ülkelerini ve Orta Doğu'yu sayabiliriz. Uzak Doğu ülkelerinden de kısmi bir artış bekleniyor. Arap ülkelerini etkisi altına alan gelişmeler, turizmi olumsuz etkiler mi diye düşünülecek olursa, bu olumsuzluğun sonuçları halihazırda 2011'de görüldü ve çok büyük bir yangın olmazsa bu yıl da durum değişmeyecektir'' dedi.
Geçen yıl Türkiye'den yurt dışına yaklaşık 12 milyon vatandaşın çıktığını, Irak, İran, Suriye çıkışlarıyla, yabancı ülkelerde çalışan vatandaşların çıkışları dışarıda bırakılacak olduğunda yaklaşık 7 milyon vatandaşın turizm hareketleri içinde değerlendirilebilecek yurt dışı çıkışları olduğunu belirten Aydın, seyahat acentelerinin organizasyonuyla yurt dışı seyahatlere katılanların sayısının ise toplamın içinde küçük bölümü oluşturduğunu, 1 milyona ancak yaklaştığını bildirdi.
Aydın, benzer durumun, iç turizm hareketlerinde de gözlemlendiğini ifade ederek, toplam sayısı 10 milyonun çok üzerine çıkmış yurt içi seyahat organizasyonunun dörtte birinin bile seyahat acenteleri üzerinden gerçekleştirilmediğini, son yıllarda özellikle erken rezervasyon kampanyalarının başarıya ulaşması sonucu seyahat acentelerinin hem sayıyı, hem de toplam içindeki paylarını arttırdığını, ancak bu sayı ve oranın gelişmiş turizm ülkelerinin çok altında bulunduğunu kaydetti.
Bu yıl gelen turist sayısında Antalya'nın 12 milyona yaklaşacağını, İstanbul'un da 9 milyonu aşacağını bildiren Aydın, dünya turizmindeki gelişmelere değinirken de en büyük pazar olan Avrupa'nın hala krizle boğuşuyor olmasının sıkıntıların devam edeceğini ve çıkışların artmasının zaman alacağını gösterdiğini kaydetti.
Türkiye'nin turist sayısı açısından dünyanın en büyük 7'nci ve elde ettiği gelir açısından da en büyük 9'uncu ülkesi olduğunu belirten Aydın, ''Türkiye, 2011 performansıyla turist girişinde İngiltere'yi geçebilir ve 6'ncı sıraya yerleşebilir. 2011'de olmasa bile bu yıl böyle bir sonuç beklenmeli. Ancak turizm gelirinde aynı şeyi söylemek pek mümkün gözükmüyor'' ifadesini kullandı.
Aydın, vizenin, Türkiye turizminin, özellikle de yurt dışı çıkışların başlıca sorun alanı olduğuna işaret ederek, son yıllardaki olumlu gelişmelerin talebi de pozitif yönde etkilediğini, vize olmayan ülkelere olağan dışı artışın da bunun göstergesi olduğunu, ancak ana çıkış noktasının hala Avrupa ve Avrupa ülkeleri ile bir gelişmenin sağlanamamış olmasının, hatta kimi ülkelerde durumun daha da kötüye gitmesinin çıkışlarda caydırıcılığın devam ettiğini gösterdiğini kaydetti.
