Gemi inşanın dünyadaki konumu tartışıldı
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Conrad Oteli Junior Balo Salonu’nda ’’Gemi İnşa Sanayii: Dünyadaki Eğilimler ve Türkiye’’ konulu bir konferans düzenledi.
Türkiye’nin gemi inşa sanayiyle ilgili mevcut durumu ve sorunlarının gündeme geldiği “Gemi İnşa Sanayi Sektörünün Türkiye ve Dünyadaki Konumu” başlığıyla düzenlenen panelin başkanlığını TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi, TÜSİAD Sanayi, Hizmetler ve Tarım Komisyonu Başkanı Ali Kibar üstlendi. ''Gemi İnşa Sanayii Sektörünün Türkiye ve Dünyadaki Konumu'' başlıklı panele, TÜSİAD Ulaştırma Çalışma Grubu Başkan Yardımcısı Recep Düzgit, Bureau Veritas, Kıdemli Başkan Yardımcısı Didier Chaleat, Gemi İnşa ve Tersaneler Genel Müdürü Yaşar Duran Aytaş ve Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oral Erdoğan konuşmacı olarak katıldı.
Yaşar Duran Aytaş: “Türkiye’de denizcilikle ilgili akademi ve banka kurulması şart”
Şuan yaşanan krizin diğerlerine benzemediğine dikkat çeken Gemi İnşa ve Tersaneler Genel Müdürü Yaşar Duran Aytaş, “2002 yılına kadar 37 tersane mevcutken 2010 yılı itibariyle 67 tersanemiz mevcut. Karadeniz’den Çanakkale’ye kadar tersaneler dizisi oluştu” dedi.
Aytaş, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“İthalat karşılaştırmasında Türk bayraklı gemilerde 2009 itibariyle krizin etkisiyle düşüş yaşandı. Türk armatörleri en çok dökme yük ve tanker siparişleriyle karşı karşıya. 2010 yılı Eylül ayı itibariyle siparişlerde yabancı bayraklı gemilerde yüzde 12, Türk bayraklı gemilerde yüzde 44 oranında azalma görüldü. Türkiye DWT itibariyle 1,18 milyon DWT’la dünya 10’su olarak yer aldı. Sipariş adedinde ise dünya 5’liğini korumakta. Sipariş adedi 2010 yılı Eylül ayında 129 adet olarak düşüş gördü. Dünyaya göre Türkiye’de sipariş adedi daha fazla düşüş baş gösterdi. Türk gemi inşa sanayi; yeni gemi inşa, bakım onarım, tekne imalatı, gemi sökünü ve yan sanayinden oluşuyor. Etkilerine bakıldığında bunları da düşünmek lazım. Türkiye’de yaklaşık 450 civarında yat imalatçısı mevcut. Ve Türkiye dünya 5’liğindeki sırasını koruyor.”
Gemi inşa sanayisinde çöküş olurken gemi sökümünde yükselme meydana geldiğini belirten Gemi İnşa ve Tersaneler Genel Müdürü Yaşar Duran Aytaş, “Sökülen gemi adedi olarak şuan rekor seviyedeyiz” dedi. Krizde birçok konuşulanın uygulanmaya başlandığını ifade eden Aytaş, kamunun gemi siparişlerinin arttığını, koster filolarının yenilenmesiyle ilgili büyük bir çalışma yaptıklarını, somut adımların atılmaya başlandığını ve sektörün sıkıntılarıyla ilgili bir çok toplantı yapıldığını dile getirdi. Türkiye’de denizcilikle ilgili akademinin ve denizcilik sektörünün bankasının kurulması şart olduğuna da dikkat çeken Yaşar Duran Aytaş, gemi siparişinin olduğunu ancak meselenin finansa ve rekabete dayandığını söyleyerek özel sektörün rakibinin yine özel sektör olduğunun altını çizdi.
Recep Düzgit: "Gemi inşa devlet politikası olarak benimsenmeli"
TÜSİAD Ulaştırma Çalışma Grubu Başkan Yardımcısı Recep Düzgit, gemicilik sektöründeki finansman ve Türkiye gemi inşa sanayiyle ilgili bir konuşma yaptı. “Türkiye’de sürdürülebilir gemi inşadan bahsetmek istiyorsak bunun öncelikle devlet politikası olarak benimsenmesi gerekiyor.” diyen Düzgit, istikrar sağlanması gerektiğini ve gemi inşa sanayinin önde gelen sektörlerden biri haline gelmesi için devletin karar vermesi gerektiğini söyledi. 2004-2008 yılları arasında Türkiye’de özel sektör bankalarının finansman sağladığını ve bunun sektörün büyümesinde çok etkisi olduğunu belirten Düzgit, “denizcilik ve gemi inşa kesinlikle sermaye” diyerek finansman olması gerektiğini vurguladı.
Oral Erdoğan: "Gemicilikten anlayan bankacılar daha fazla olmalı"
Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oral Erdoğan ise panelde yaptığı konuşmada Türkiye’deki armatörlerin 2010 yılında yaptığı gemi yatırımlarının büyüklüğünün 1,1 milyar doları bulduğunu ifade ederek toplamda sipariş değerinin 10,5 milyar dolar olduğunu ve Türkiye’nin dünyada 7. büyük armatörlük seviyesinde olduğunu söyledi. Bu durumda devletin de bir takım şeyleri yapması gerektiğini belirten Erdoğan, “Tersane sayısının gereksiz şekilde artması doğru mu? Toplamda 100’e yakın tersaneden bahsediyoruz. Ben bu konuya katılmıyordum ama tamamlayıcı doğru politikalar uygulandığı taktirde doğru bir durum olur. Makro açıdan tek başımıza gemi sanayimizi geliştirelim demekle olmuyor. Devletin çıkıp bunu demesi gerekiyor. Mikro olarak ise şirket yapılarımız modern işletmecilikten çok iyi yararlanmıyor. Kurumsal yönetim ilkelerinden en uzak kalan sektörüz. Denizcilikten anlayan personel oranı artıyor diye bahsediyoruz ancak finans kesiminde de gemicilikten anlayan bankacıların daha fazla olması gerekiyor” dedi.
Haber ve Fotoğraflar: Merve KORKMAZ - İstanbul Haber Ajansı
