Asya'nın iki devi Çin ile Hindistan arasındaki silahlanma yarışı son dönemde hız kazandı.Hint Okyanusu üzerindeki nüfuzunu artırarak yükselişe geçen Çin karşısında askeri dengeleri sağlamak isteyen Hindistan, ordusunu modernize etme çabalarına hız vererek onlarca milyar dolarlık savunma yatırımında bulunuyor. Çin'in Pakistan, Sri Lanka, Bangladeş ve Myanmar gibi bölge ülkelerinde yaptığı liman yatırımları ile kuşatıldığını düşünen Yeni Delhi, Fransa'dan 126 avcı savaş uçağı alacak. Rusya'dan satın aldığı nükleer denizaltıyı donanmasına katan Hindistan, ilk uçak gemisini de hazır etme çabalarını yoğunlaştırdı. Yaptığı savunma yatırımlarıyla 2010 yılının en büyük silah ithalatçısı olan Hindistan, Amerika, Fransa, Çin, Rusya ve İngiltere gibi nükleer denizaltına sahip olan ülkeler listesine girdi.
Hindistan öteden beri Çin'i bir tehdit unsuru olarak algılıyor. 1962 yılındaki sınır ihtilafı sebebiyle savaştığı Çin'in, Keşmir sorunu üzerindeki tutumu, Pakistan'ı desteklemesi ve kuzey sınırında kendisine yönelik bir tehdit gücü oluşturması Yeni Delhi'nin milli güvenlik kaygılarını artırıyor. İki ülke arasında defalarca gerçekleşen müzakere görüşmelerine rağmen kuzey doğudaki sınırlarla alakalı henüz bir uzlaşma sağlanamadı. Bölgedeki etkinliklerini artırmak isteyen iki ülke, stratejik ortaklıklar kurma yarışına da girdi. Pekin, Hint Okyanusu üzerindeki ülkelerle ilişkilerini geliştirirken Yeni Delhi ise Uzakdoğu'daki Vietnam, Kore, Japonya, Malezya ve Tayland gibi ülkelere ekonomik açılımlar yapıyor. Ancak uzmanlar, iki dev ülke arasında çatışma çıkma ihtimalinin düşük olduğunu, fakat sınır bölgesinde kısa süreli bir gerginlik yaşanmasının beklenebileceğini düşünüyor.
