Antarktika’daki dondurucu soğuklarda 20 milyon yıllık Vostok Nehri’ne ulaşmaya çalışan Rus araştırmacıların, sondaj çalışmalarını başarıyla tamamladığı bildirildi. Rus basınına göre, çalışma Nazilerin Antarktika’daki gizli üssünü ortaya çıkaracak.
Rusya’nın devlet haber ajansı Ria Novosti, kendilerinden bir haftadır haber alınamayan Rus bilim insanlarının buzul tabakanın 3,7 kilometre derinliğindeki nehre ulaştıklarını duyurdu.
Ria Novosti’nin bir bilim insanına dayandırarak verdiği haberde, “Rus bilim insanları yerin 3 bin 768 metre derinliğine inmeyi başararak Vostok Nehri’nin yüzeyine ulaşmayı başardı” ifadesi yer aldı.
Bilim dünyası, dünyanın en eski ve en büyük nehirlerinden biri olan Vostok Nehri’nden alınacak numunelerin incelenmesiyle, milyonlarca yıl öncesine uzanan iklim koşullarına ve yaşam örneklerine ulaşmayı hedefliyor.
Vostok Nehri, buzul katmanın altındaki çok sayıdaki nehir ve göl yatağının birleşmesinden oluşan büyük bir ağı temsil ediyor. Nehrin incelenmesiyle, bilim insanları Mars’ın yanı sıra, Jüpiter’in uydusu Europa ve Satürn’ün uydusu Titan’daki coğtrafi ve jeolojik koşulları daha iyi anlamayı umuyor.
BİLİM DÜNYASI DOĞRULAMA İSTİYOR
Ria Novosti’nin haberine rağmen, bilim çevreleri Rusların Vostok Nehri’ne ulaştığına dair kesin bilgi istedi.
ABD’nin A&M Üniversitesi’nde okyanusbilimci olan Mahlon Kennicutt, resmi açıklamayı beklemeleri gerektiğini ifade ederek, “Bu kadar sessiz bir açıklama yapılması beni şaşırttı. Ayrıca açıklamayı yapan kaynağın adı belli değil. Ne olduğunu anlamak zor” dedi.
Montana State Üniversitesi’nde ekolojist olan John Priscu ise told National Geographic’a gönderdiği mailde, “Vostok Nehri’ne ulaşılıp ulaşılmadığı konusunda çok fazla spekülasyon var. Resmi bir açıklama beklemek zorundayız” ifadesini kullandı.
Discovery News yazarı Christina Reed, Rus Büyükelçiliği’nin ABD bürosundan kendisine gönderilen e-mailde, Rus araştırmacıların Vostok Nehri’ne ulaştıkları bilgisinin gayri resmi olarak doğrulandığını belirtti. Reed, Rus basınının gelen haberle bir anda Nazi Almanya’sından kalan teorilere sarıldığına da dikkat çekti.