"İZair için AİHM'e kadar gideceğiz"

İZair için AİHM'e kadar gideceğiz

İZair Ortağı ve Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı ve İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, ofisinde düzenlediği basın toplantısı ile Pegasus Yönetim Kurulu Başkanı Ali Sabancı ile İZair Yönetim Kurulu Başkanı Sertaç Haybat'a sert şekilde yüklendi.

Geçtiğimiz Çarşamba günü düzenlediği basın toplantısında Demirtaş'a 'sesini kesip otursun' diyen Haybat'ı 'Sayın saygısız adam' olarak niteleyen Demirtaş, Sabancı'yı da İzmirli 111 İZair ortağının parasını uçurmakla suçladı.

İzmir ticaret mahkemelerinde şirket ile ilgili çok sayıda dava açtıklarını kaydeden Demirtaş, "İzmirli'ye işkence ettiği için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) kadar gideceğiz. Sabancı aldığı paraları son kuruşuna kadar ödeyecek" dedi.

İZair Yönetim Kurulu Başkanı Haybat'ın üslubunun kendilerinin mahkemeye başvurmasından kaynaklandığını aktaran Demirtaş, "Benim muhatabım o değil Ali Sabancı. Ancak kendesi uzun süredir genel kurullara dahi gelemiyor, elemanlarını gönderiyor. Çünkü İZair'i kuran 111 İzmirli ortağın ve İzmirliler'in önüne çıkmaya yüzü yok" diye konuştu.

Para pul oldu

İZair'i geliştirilerek büyütülmesi için ortaklık yaptıklarını vurgulayan Demirtaş, 2007'de imzaladıkları stratejik işbirliği protokolüne göre Esas Holding'in statejik ortak olarak İZair markasını, İzmir Hava Yolları'nın İzmir merkezli olmasını ve uçuş işletme lisansını korumayı taahhüt ettiğini hatırlattı. Protokolün altındaki imzanın Ali Sabancı ve Sertaç Haybat'a ait olduğunu dile getiren Demirtaş, şöyle konuştu:

"Biz 13 ay uçuş izni alamadığımız için zarar ettik. 6 ay VIP önünde 3 uçağımız bekledi. Aslında, sektörle ilgili olmaya gerek yok. Her yeni iş kuran, deneyim sahibi yönetici ve girişimcinin takdir edeceği gibi, kuruluştan itibaren hiçbir iş uçmaz, hiçbir uçak şirketi de %80 doluluk ile işe başlayamaz, ki bu çok doğal. Doğal Doğal olmayan doluluk oranı yüzde 75'i bulmuş bir havayolu şirketinin 4 yıl arka arkaya zarar ettirilmesidir. 2007'de yönetimi devralan Pegasus yöneticileri İZair'i 4 yılda 56.1 milyon lira zarara uğratmıştır. Yaptıkları sermaye azaltma, artırma operasyonları ile ortakların parasını pul yaptılar.

İzmirli ortakların hisse oranını yüzde 4'e düşürdüler. İZair'in uçaklarını uçururken, gelirlerini de Pegasus'a uçurmuşlardır. İzair uçakları için yapılan hizmetleri üzerine aşırı kar koyarak yüksek fiyatlarla İzair'e satmışlardır. Sayın Ali Sabancı da " İzair'in giderlerinin % 80'i Pegasus üzerinden geçiyor" demek suretiyle bu gerçeği kabul etmek zorunda kalmıştır.

Geliri ve gideri başka bir havayolu tarafından yönetilen ve kullanılan bir havayolunun zarar ettirilmesini anlamak mümkün değildir. Demekki böyle zengin olunuyormuş. Bunun hesabını sormayacağımızı mı sanıyorlar?"

BEN DENETÇİYDİM, HESAPLARI İNCELETTİRMEDİLER

Haybat'ın İZair'in kötü uçak seçtiği ve şirketi zarara soktuğu iddiasını da yanıtlayan Demirtaş, aldıkları uçakların ekonomik değilse neden 5 yıldır kullanıldığını merak ettiğini söyledi. Aralarında Ege Serbest Bölgesi ve Gürel Grubu'nun da olduğu İZair kurucu ortaklarının sonuna kadar hakkını arayacağını ifade eden Demirtaş, şöyle devam etti:

"Ben şirketin denetçisiydim ve bana denetleme yaptırtmadılar. Şinkete özel denetçi atanmasını için mahkemeye gittik. İZair kurucu ortakları olarak başlattığımız hukuk mücadelesi ile gerçekleri ortaya çıkarmaya, İZair'i destekleyen İzmir'in bir havayoluna sahip olması düşüncesine omuz veren tüm İzmirlilerin hak ve hukukunu da korumaya kararlıyım. Tüm sermaye artırım genel kurullarının iptali için mahkemeye verdik, cezalarını çekecekler. Ali Sabancı, pazartesi günü Kadıköy Adliyesi'ne gidip ifade vermek zorunda. Ancak uyarıyorum. Ali Sabancı ile iş yapacaklar en az milyon kere düşünerek karar versin."

23 MİLYON LİRALIK MARKAYI ÖLDÜRDÜLER

Esas Holding ve Pegasus’a yönetimi devrettiklerinde yüzde 80 payın İzmirli ortaklara, Yüzde 20’sinin de Ali Sabancı’ya ait olduğunu hatırlatan Demirtaş, bugün İzair’de çoğunluğun Esas/Pegasus’a geçmesinin nedeninin yapılan sermaye operasyonları olduğunu söyledi. Demirtaş, “Bu operasyonlara gerek duyulmasının temel nedeni de sürekli zarar ettirilmesidir. Yani İzair önce zarar ettirilip bu zararı karşılamak üzere sermaye arttırımı ve azaltımına gidilmiş, bu, “zarar – sermaye hareketi sarmalı’ içinde kurucu ortakların İZair’deki payı yüzde 80’den yüzde 4’e düşürülmüştür.

4 yılda İzair, Esas/Pegasus yönetiminde 56,113 milyon TL zarar eden aynı sürede 5 kez sermaye operasyonuna tabi tutulmuştur. Sayın Haybat’ın “yaptığımız çalışmalarla zararı azalttık.” şeklinde yaptığı açıklama, sürç-i lisan değilse en hafif tabiri ile ciddiyetten uzaktır. Saçmalıktır. Soruyu daha çarpıcı hale getiren ise, 2008-2010 yılları arasında İzair Yönetim Kurulu Başkanlığını Sayın Ali Sabancı’nın, 2010 yılından itibaren de Sayın Haybat’ın yapmış olmasıdır. Dolayısı ile, Pegasus’u başarıya taşıyan bu iki ismin ve ekiplerinin İzair’de bir türlü başarılı olmamaları/olamamaları derinliğine tetkik edilmesi gereken bir konudur. Mahkeme tespiti ile 23 milyon TL olan markayı öldürdüler. Bedelini ödeyecekler.

Başına gelecekleri bildiği için, Yönetim Kurulu başkanlığından ayrılarak, göreve getirdiği İzair Yönetim Kurulu Başkanı ve Pegasus Genel Müdürü Sertaç Haybat'ın, sektördeki gelişmeleri değerlendirmek gerekçesi ile düzenlenen toplantıda İzairin geçmişine ilişkin birtakım iddia ve isnatlarda, daha doğrusu sataşmalarda bulunduğunuve haddini aşan, asılsız beyanları olduğunu gördüm ve kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi açısından süreçle ilgili gerçeklerin açıklanması zorunlulugu var.

Aslında, kendisi benim muhatabım değildir. Ancak muhatabım Ali Sabancı olup uzun bir süredir Genel Kurullara dahi gelememekte, elemanlarını öne sürmektedir. Çünkü İzairi kuran 111 İzmirli ortağının ve İzmirlilerin önüne çıkmaya yüzü yok.

Öncelikle Sayın Haybat'ın, İzmir Ticaret Odası Başkanı, İzair Kurucu Yönetim Kurulu Başkanı olan benimle ilgili sarfettiği"... sesini kesip oturması gerektiği" şeklindeki ifade asgari nezaket ölçülerini aşan ve haddini aşan, bir havayolu Genel Müdürüne yakışmayan, en azından bir ortağa söylenmemesi gereken sözlerdir.

Sayın Haybat'ın dün basın toplantısında sarfettiği sözleri neden söylediğini biliyorum.

Sayın Haybat’ın üslubuna yansıyan bu öfke ve agresif tavrın, tüm İzair kurucu ortaklarının haklarını aramak için yüce yargıya başvurmasından kaynaklanmaktadır.

"Ekrem Demirtaş'ın İzair'de ortaklığının bulunmadığı" ifadesi, Sayın saygısız adam Haybat'ın Yönetim Kurulu Başkanı olduğu İzair'de sadece kaynakları Pegasus’a aktarmaya odaklandığı, diğer konuları fazla mesai ayırmadığını göstermektedir. Ben, İzair'e ortak olan pek çok şirketin Yönetim Kurulu Başkanı sıfatı ile İzair'in ortağıyım.

Eleştirdiği ve söylediğim sözler "İzair'in Pegasus ile 25.02.2007 tarihinde imzaladığı stratejik İşbirliği protokolünde” olan ve işbirliğinin ön ve ana şartı ve değiştirilemez hükümlerinden alıntıdır.

Bu stratejik ortaklık protokolünün 1. maddesine göre;

1.Esas Holding Pegasus ile birlikte stratejik ortak olarak İZAİR markasını ve İHY’nin İzmir merkezli olmasını ve uçuş işletme lisansını korumayı taahhüt etmiştir.

2.Bu işbirliği modeli ile şirketin geliştirilerek büyütülmesi ve başarılı hale getirilmesi esas amaçtır. Bunu için aşağıdaki adımlar izlenecektir.

a-Hemen;

Nakit akışını dengeli hale getirilmesi

I.Geçmiş birikmiş borçların iyileştirilmesi

II.Mevcut maliyet yapısının iyileştirilmesi

b-Orta vadede;

Network optimizasyonuna önem verilmesi

I.Bunun için yurtiçi ve yurtdışı hatların oturtulması

II.Talepteki artışa paralel olarak filo büyütülmesi

Ve bu şekilde devam eden bir protokol var. Altında imza; Ali Sabancı-Sertaç Haybat

Ben bunun için konuşuyorum.

Bunun için dava açtım.

Sağ oldukça da sonuna kadar her türlü hukuki girişimi yaparak, sonuna kadar İzmir’in ve ortakların haklarını koruyacağım.

İzair'in 2005-2006 yılı toplam kuruluş giderleri ve (0) dan başlayan uçuşlarının gelir azlığı zararı 27.6 milyon TL olup bu dönem sürekli kuruluş çalışmaları ve harcamaları ile geçirilmiştir.

Bu konuda Sayın Haybat yine konuşmuş, yine olayı saptırmış.

Aslında, sektörle ilgili olmaya gerek yok. Her yeni iş kuran, deneyim sahibi yönetici ve girişimcinin takdir edeceği gibi, kuruluştan itibaren hiçbir iş uçmaz, hiçbir uçak şirketi de %80 doluluk ile işe başlayamaz.

Dolayısı ile, İzair’in kurulduğu 24.05.2005 ile ilk uçuşun yapıldığı 26.06.2006 tarihleri arasında yani 13 ay boyunca gerekli tüm harcamalar yapılmış hostes, pilot, teknik eleman, kira ödemeleri yapılmış; ancak Uçuş İşletme Ruhsatı alınana kadar delikli kuruş gelir elde edilmemiştir.

Hal böyle iken, 13 ay boyunca yapılan zorunlu harcamaların bilançoya olumsuz yansıması son derece DOĞALDIR. Bunu herkes kabul eder. Oysa, Haybat başarısızlık diyor buna. Onun için konuşma diyor.

DOĞAL OLMAYAN, bu yapının üzerine tüm kuruluş masrafları yapılmış, doluluk oranı %75i bulmuş bir havayolunun 4 yıl arka arkaya zarar ettirilmesidir.

01.04.2007 tarihinde yönetimi devralan Esas Holding / Pegasus Hava Yolları yöneticileri İzair'i 31.12.2010 itibariyle;

2007’de 11.704 milyon TL

2008’de 13.253 milyon TL

2009’da 11.091 milyon TL

2010’da 20.068 milyon TL

olmak üzere toplam 56.113 milyon TL zarara uğratmışlardır. Ey Sertaç Haybat sen bu işi biliyorsun da bu zarar neden? İşin tuhaf tarafı sen, Pegasus Genel Müdürü olarak Pegasus’a kazandırıyorsun. Yönetim Kurulu Başkanı olduğun İZAİR kaybediyor.

Bunun hesabı sorulmayacak mı sanıyorsun, soracağız çünkü Esas Holding/Pegasus, yaptıkları uygulamalarla İzair'in uçaklarını uçururken gelirlerini de Pegasus’a uçurmuşlardır. İzair uçakları için yapılan hizmetleri üzerine aşırı kar koyarak yüksek fiyatlarla İzair'e satmışlardır. Sayın Ali Sabancı da " İzair'in giderlerinin % 80'i Pegasus üzerinden geçiyor" demek suretiyle bu gerçeği kabul etmek zorunda kalmıştır. Geliri ve gideri başka bir havayolu tarafından yönetilen ve kullanılan bir havayolunun zarar ettirilmesini anlamak mümkün değildir.

Benim hatam olarak, bana ve kurucu ortaklara izafe edilen ve sürekli tekrarlanan “uçak seçiminde hata yapıldığı” iddiası tamamen mesnetsizdir.

Bahsekonu Airbus 319 tipi uçaklar, başlangıçta oluşturulan ve sektörün muteber danışmanlık firması Seabury unvanlı şirkete yaptırılan İş Modeline göre seçilmiştir.

Bu noktada sorulması gereken soru şudur. Anılan uçaklar ekonomik değilse, doğru seçim değilse bu uçakları niçin 5 yıldır kiralamakta ve ortak uçuş operasyonlarında kullanmaktasınız. Kaldı ki, Pegasus gibi sektörde deneyimli bir yönetim kadrosunun, ekonomik olmadığını iddia ettiği uçaklara sahip bir havayoluna ortak olmaması gerekirken Esas Holding /Pegasus yöneticilerinin ortak olmakla kalmayıp yaptıkları sermaye operasyonları ile neredeyse şirketin tamamını ele geçirdikleri görülmüştür. Üstelik Ali Sabancı, İzair ile ortaklığa mecbur edilmiş veya zorlanmış da değildir. Filoyu, mali yapıyı, sermaye eksiğini bilerek ve isteyerek ortak olmuşlardır.

Ayrıca, ilk kuruluştan bu yana bir uçağımızı, 319 Airbus uçağını“ Ey Haybat! neden kiralıyorsun?” Pegasus için uçarken zarar etmiyor da, bizde mi zarar ediyor, bunun hesabını mahkemelerde vereceksin.

Bu noktada Sayın Haybat’ın vermeye gerek görmediği bir bilgiyi de tamamlamakta yarar bulunmaktadır. Sayın Haybat, İzair’in bozulan mali yapısını düzeltmek için sermaye artırmak zorunda kaldıklarını, ancak kurucu ortakların bu artırımlara katılmadığını iddia etmektedir.

Biz yönetimi verdiğimizde %80 pay bizim, %20 Ali Sabancı’nın idi. Bugün, İzair’de çoğunluk Esas/Pegasus’a geçmiş durumda, sebebi yapılan sermaye operasyonlarıdır. Bu operasyonlara gerek duyulmasının temel nedeni de sürekli zarar ettirilmesidir. Yani İZAİR, ÖNCE ZARAR ETTİRİLİP BU ZARARI KARŞILAMAK ÜZERE SERMAYE ARTTIRIMI VE AZALTIMINA GİDİLMİŞ, BU “ZARAR-SERMAYE HAREKETİ” SARMALI İÇİNDE KURUCU ORTAKLARIN İZAİR’DEKİ PAYI %80’DEN %’4’E DÜŞÜRÜLMÜŞTÜR.

4 yılda İzair, Esas/Pegasus yönetiminde 56,113 milyon TL zarar eden aynı sürede 5 kez sermaye operasyonuna tabi tutulmuştur.

Sayın Haybat’ın “yaptığımız çalışmalarla zararı azalttık.” şeklinde yaptığı açıklama, sürç-i lisan değilse en hafif tabiri ile ciddiyetten uzaktır. Saçmalıktır.

Bu noktada, cevaplaması gereken bir başka soru da, aynı kadrolar tarafından yönetilen iki şirketten Pegasus sürekli kar ederken İzair’in niçin sürekli ve artan şekilde zarar ettiği hususudur.

Soruyu daha çarpıcı hale getiren ise, 2008-2010 yılları arasında İzair Yönetim Kurulu Başkanlığını Sayın Ali Sabancı’nın, 2010 yılından itibaren de Sayın Haybat’ın yapmış olmasıdır. Dolayısı ile, Pegasus’u başarıya taşıyan bu iki ismin ve ekiplerinin İzair’de bir türlü başarılı olmamaları/olamamaları derinliğine tetkik edilmesi gereken bir konudur. Mahkeme tespiti ile 23 milyon TL olan markayı öldürdüler. Bedelini ödeyecekler.

Yakıt fiyatlarındaki artış, dövizdeki dalgalanma hep İzair’i vurmuş ancak Pegasus’u etkilememiştir.

İzair, İzmir’i ülkemizin her köşesine bağlamak, yakın coğrafyalara ulaştırarak ekonomisine, sosyal ve kültürel hayatına katkıda bulunmak, istihdam yaratmak amaçları ile kurulan bir havayoludur. İzair’de sadece, yapılan sermaye operasyonları ile azınlığa düşürülen kurucu ortakların değil tüm İzmirlilerin de hakkı vardır.

İzair kurucu ortakları başlattıkları hukuk mücadelesi ile gerçekleri ortaya çıkarmaya, İzair’i destekleyen, İzmir’in bir havayoluna sahip olması düşüncesine omuz veren tüm İzmirlilerin hak ve hukukunu da korumaya kararlıyım. Tüm sermaye artırım Genel Kurullarının iptali için mahkemeye verdik, cezalarını çekecekler.

Yaşanacak süreç, İzair kurucu ortaklarının hukuki ve meşru olan her zeminde hak ve hukuklarını aramaktan ve korumaktan aciz olmadığını gösterecektir. Belge saklayarak, kafalarını kuma gömerek bu işten kurtulamazlar.

Bu açıklama Sayın Haybat’ın iddiaları ile sınırlı tutulmuş olup konu ile ilgili olarak önümüzde günlerde çok daha detaylı bilgileri kamuoyu ile paylaşacağım.

Açıklamam bu kadar. Yargıya intikal etmiş bir konuda daha fazla konuşmak istemiyorum. Ancak, uyarıyorum, Ali Sabancı ile iş yapacaklar en az milyon kere düşünerek karar versin.

www.UlasimOnline.Com