Kotil: Türkiye'de uçak imal etmek zor değil
Türk Hava Yolları Genel Müdürü Temel Kotil, ''Türkiye kendisi uçak yapar mı? Bu türlü bir proje olabilir ama biz işin ticari tarafına bakarız. Bir uçağın tasarımını yapmak, onu Türkiye'de imal etmek çok da zor bir şey değil'' dedi.
Kotil, The Economist tarafından düzenlenen ''Değişim Sürecinde Türkiye-Türk Hükümetiyle 18. Yuvarlak Masa Toplantısı''nın ''Bir İş Merkezi Olarak Türkiye'nin Geleceği'' konulu oturumunda yaptığı konuşmada, THY'nin gelişirken bir başarı hikayesi yarattığını söyledi. 16 bin çalışanlarıyla çok iyi bir iletişim içinde olduklarını ifade eden Kotil, ''Ben yönetim olarak onları motive ediyorum, onlar da beni motive ediyor. Yolcu olarak ben uçtuğumda bazıları birer kağıt yazıyorlar ve (sayın patron sizi seviyoruz) diye bana getiriyorlar. Bana böyle güzellikler yapıyorlar'' dedi. Bütün dünyada alüminyum imalatının yüzde 6'sının Türkiye kaynaklı olduğuna da işaret eden Kotil, ''Bugüne kadar yapmadık çünkü farklı yaklaşımlar içindeydik. Son 5-6 yılda bütün dünyada alüminyum üretiminde çok ileri düzeye geldik'' dedi.
Soruları da yanıtlayan Kotil, THY olarak tabii ki para kazanmak istediklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:
''Türkiye kendisi uçak yapar mı? Bu türlü bir proje olabilir, ama biz işin ticari tarafına bakarız. Türkiye'nin, THY'nin bugünkü durumuna baktığımızda fevkalade yüksek teknolojiye sahip olduğumuzu görüyoruz. Başka teknolojileri de biz destekliyoruz. Bir uçağın tasarımını yapmak, onu Türkiye'de imal etmek çok da zor bir şey değil. Bu vizyonu gerçekleştirebiliriz. Yüksek teknolojiye ilişkin araçların tasarımı, imalatı yapılabilir ve ticari olarak da fizıbıldır. Ancak biz burada işimize odaklanıyoruz, çok başarılıyız. Dünyadaki işletmeler açısından 6. en başarılı şirket olduk. Karlılığımız aynı düzeyde devam ediyor. Çalışmalarımızı başarıyla sürdürüyoruz.'' Tasarımın işin en önemli kısmını oluşturduğuna işaret eden Kotil, inovasyon ve tasarım yeteneği varsa sonraki aşamada başarılı olunduğunu vurguladı.
''ALTYAPI EKSİKLİKLERİNİ KAPATABİLMEK İÇİN TÜRKİYE ÇOK ZORLANACAK''
PGlobal Global Advisory Services Genel Müdürü Murat Yülek de Türkiye'nin yıllar boyunca kendisini vasat bir ülke olarak gördüğünü, ancak Türkiye'nin potansiyelinin bunun çok çok üstünde olduğunu belirtti. Hava taşımacılığı piyasasının liberalleştirilmesiyle sadece THY'nin daha hızlı gelişmekle kalmadığını, herkes için bunun geçerli olduğunu, şu anda 15 farklı havayolu şirketi bulunduğunu kaydetti.
Yülek, Türkiye'nin bir enerji merkezi haline geldiğini, Nabucco projesi tamamlandığında dünyanın enerji liderlerinin çoğunun İstanbul'a ve Türkiye'ye gelmeye başlayacağını, bütün bu projeler tamamlandığında Türkiye'nin, en büyük ekonomik merkezlerinden biri haline geleceğini belirtti. İstanbul'un altyapı eksikliği çektiğini vurgulayan Yülek, ''Altyapıda büyük eşitsizlikler var. Aynı zamanda gereksiz şekilde karayollarına yatırım yapılıyor ve demiryolları ihmal ediliyor. Altyapı eksikliklerini kapatabilmek için Türkiye çok zorlanacak'' dedi.
''ENFLASYON VE KAYIT DIŞI TÜRKİYE'NİN HALA ÖNEMLİ SORUNLARI''
Mercedes-Benz Türkiye Finansman Başkanı Franz Koller ise ekonomik olarak Türkiye'nin AB'nin içinde olduğunu ve çok güçlü bir şekilde rekabet ettiğini, Avrupa'nın bu gerçeği yeterince hızlı fark edemediğini vurguladı. Türkiye'nin en değerli varlığının işgücü olduğuna işaret eden Koller, halihazırda ne istenirse yapılmasına imkan verecek insan gücü bulunduğunu kaydetti.
Orta sınıf KOBİ'lerin her türlü yeni konsepte henüz katılamadığını ifade eden Koller, ''Hep büyükler üzerine odaklanılıyor ama güçlü ekonomi kendini orta sınıf üzerine bina eder'' diye konuştu. Koller, enflasyon ve kayıt dışı ekonominin Türkiye'nin hala önemli sorunları olduğunu, kayıt dışı bu düzeyde kaldığı sürece devletin vergi toplama probleminin de sorun olmaya devam edeceğini söyledi.
''TRAFİĞİN YÖNETİLMESİ BAŞARILI DEĞİL''
Trafiğin de aşılması gereken bir zorluk olduğuna işaret eden Koller, ''Sigarayla ilgili mücadele konusunda Türkiye Avrupa ülkelerinden çok daha ileridedir. Kamuya açık yerlerde sigara içilmemesi konusunda Türkiye çok başarılı oldu, ama trafik, daha bunun kadar başarılı değil. Trafiğin yönetilmesi başarılı değil'' şeklinde konuştu.
''Alman seçmeni Türkiye'nin AB'ye katılmasına niye bu kadar karşı?'' şeklindeki bir soruya karşılık da Koller, ''Çünkü politikacılar çok düşük perspektife sahipler. Türkiye perspektifi Almanya açısından bir deneyim sonucunda ortaya konmuş bir kanı değildir, bir algılama değildir. Alman politikasının yeni göçmenleri entegre etmesinde başarısız olmasının sonucudur. Bu Türkiye ile ilgili bir konu değildir'' yanıtını verdi.
