• BIST 9693.46
  • Altın 2496.161
  • Dolar 32.4971
  • Euro 34.5977
  • İstanbul 14 °C
  • Ankara 16 °C

Setra S416 GT-HD2 ile hedef büyüttü

Setra S416 GT-HD2 ile hedef büyüttü
Setra Türkiye Satış Müdürü Kemal Taşören, geçtiğimiz yılı değerlendirdi ve bu yıla yönelik düşüncelerini paylaştı.

Setra S416 GT-HD2 ile hedef büyüttü

Setra Türkiye Satış Müdürü Kemal Taşören, geçtiğimiz yılı değerlendirdi ve bu yıla yönelik düşüncelerini paylaştı:

“2010 yılının genel olarak otobüs markalarına bakıldığında, başarılı geçtiğini düşünüyorum. Ancak yükselen otobüs satışlarının karşılığı olarak, firmaların kazançlarının yükseldiğini söylemek mümkün değil. Otobüs satışlarının artmasındaki temel neden üretici firmaların zorlamaları ve kampanya ile satış yapılmasıdır. Bu satış şartlarında firmalar açısından, pazarın iyi ve güzel olduğunu söylemek çok zor. Üretici tarafından baktığımızda beklenen talebin üzerinde otobüs sattıkları için her şey çok güzel. Önemli olan kullanıcı firmaların bu durum karşısında neler yaptığı.” Yeni ürünlerini 2014 yılında sektörle buluşturacaklarını açıklayan Kemal Taşören, Setra ComfortClass otobüslerinin piyasada daha çok yer alması için çalışmalarının devam ettiğini belirtti: “Aracın koltuk sistemlerinde çok önemli değişiklik var. 417 HDH ve ComfortClass GT-HD ekonomik para kazanacak bir otobüs. Otobüs çalışırken, işletme maliyetine bakmak lazım. Sektör için belirleyici olan, işletme maliyetidir.”

Talep 2 akslıya

Kemal Taşören, otobüs pazarında artık 3 akslı dönemin geride kaldığını ve 2 akslı otobüslerin tercih edildiğini belirterek, “Sektörde 2 akslının payının yüzde 80 olduğu görülüyor. Türkiye pazarına 3akslı otobüsü sevdiren ve firmaların para kazanmasını sağlayan Setra markasıdır. 2 akslı ve 50 koltuklu S416 GT-HD modelimizi 2010 yılında İzmir Fuarı’nda tanıttık. Ararımızı inceleyen otobüsçüler otobüsümüzü beğendi. Fuardan sonra otobüsümüzü almak isteyen firmalar ile görüşüyor ve siparişlerimizi alıyoruz. Dünyanın en ekonomik ve tasarruflu 2 akslı otobüsü artık Türkiye yollarında hizmet verecek” dedi.

Markaya güvenmek

Otobüste dünyanın kabul ettiği markanın Setra olduğunun altını çizen Setra Türkiye Otobüs Satış Müdürü Kemal Taşören, “Piyasaya kaliteli ürün süren üreticinin satış sonrası hizmette daha az gideri olur. Kalitesiz bir araç yetkili servise sık sık gittiği için hem üretici hem kullanıcı daha fazla para öder. Kalitesiz aracın satış sonrası hizmet giderleri ana üreticiye yansır. Satış sonrası hizmet giderleri artan ana üreticinin kazancı düşer. Piyasaya sağlam bir otobüs sürdüğünüz zaman satış sonrası hizmet gideriniz o oranda az olur. Bu nedenle Setra sağlam ve güvenli otobüs ürettiği için dünyada ilk sırada yer alıyor. Bugünün gelişmiş bütün teknolojik yeniliklerini ilk kullanan Setra’dır” dedi.

Avrupalı otobüsçü alacağı aracı titiz bir şekilde incelediğini ve bilinçli bir yatırım yaptığını söyleyen Taşören, “Avrupalı otobüs içinde ihtiyaç duyulmayan aksesuar için para harcamaz. Türkiye’de ise ‘otobüsüm aksesuarlı olsun para önemli değil’ mantığı egemen. Hiç kimse bu lüksün maliyetini düşünmüyor” diye konuştu. Taşören, otobüsçünün kazancının ağır rekabet koşulları ve komisyon giderleri arasında eridiğini; Avrupa’da alınan her otobüs ve açılan her yeni hattın bakanlık tarafından incelendiğini belirterek, “Setra olarak 2010 yılında Avrupa’dan otobüs firma sahiplerini Türkiye’ye getirdik. Almanya Ulaştırma Federasyon Başkanı da gelen konuklar arasındaydı. Bizim sistemimizi incelediler ve şaşırdılar. Böyle bir rekabet anlayışıyla, bizim Avrupa’da iş yapmamız mümkün değil” diye konuştu.

Değişen koşullara dikkat!

Türkiye’de otobüsçünün hep yeni model otobüs zihniyetiyle ezildiğini belirten Taşören “Türkiye üretimde otobüs üssü diyoruz, ancak firmaların yaptığı cirolar ortadadır. Üreticiler otobüs satmak için her türlü kampanya ile satışlarını arttırmayı planlıyor. Hiç kimse sezonun eski sezonlar gibi uzun ve kazançlı olmadığı göremiyor. Kısa süren sezonda ödenmeyen senetlerde yapılan ertelemelere dikkat etmek gerekir. İhtiyacı ve gücü oranında yatırım yapan firma veya bireysel otobüsçü zarar görmez. İte kaka ve mantıksız kampanya ile yapılan yatırım her zaman problem olmuştur” diye konuştu.

Otobüsçünün en büyük giderinin akaryakıt olduğunu da belirten Kemal Taşören, dövizin artmasının anında otobüsçüye yansıdığını iddia etti.

En büyük tehlike demiryolu

Türkiye’de hükümet politikası olarak hava ve demiryolunun desteklendiğini söyleyen Kemal Taşören, “Havayolu otobüs sektörü için tehlikeli ancak en büyük tehlike bana göre demiryolu taşımacılığıdır. Demiryolu kullanıcı için avantajlı bir ulaşımdır. İstanbul-Ankara hızlı demiryolu hattı açıldığında otobüsçü için sorun olacak. Almanya’da zarar eden hızlı treni devlet destekliyor. Türkiye’de devletin desteğini alan demiryolu ile otobüs sektörünün mücadele etmesi çok zor” dedi. İkinci el piyasasına da değinen Taşören, Setra 2000 model otobüslerine Irak’tan talep geldiğini ve 10 otobüs gönderdiklerini açıkladı. Taşören, ikinci el talebinin devam edeceğini umduğunu da sözlerine ekledi: “İkinci elde Setra markası görmek mümkün değil, çünkü galeriye giren bir otobüs hemen aynı gün içerisinde satılıyor. İkinci el pazarının ihraçla birlikte eski güzel günlerine döneceğine inanıyorum.”

Kaynak: Ulaştırma Dünyası

www.UlasimOnline.Com

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Ulaştırma | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim