Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Makina Mühendisleri Odası Eskişehir Şubesi tarafından '7'nci Ulusal Uçak, Havacılık ve Uzay Mühendisliği Kurultayı' düzenlendi. 2 gün sürecek olan kurultayın açılış töreni Anadolu Üniversitesi Yunus Emre Kampüsü'ndeki Salon Anadolu'da yapıldı.
Törene 1'nci Hava Kuvveti Komutanı Korgeneral Abidin Ünal, Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Davut Aydın, Makine Mühendisleri Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu Başkan Vekili Yunus Yener, Eskişehir Şube Başkanı Hakan Ünal, Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkanı Savaş Özaydemir ile çok sayıda kişi katıldı.
SEKTÖR, TAŞERONLAŞTI
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından Makina Mühendisleri Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu Başkan Vekili Yunus Yener konuşma yaptı. Yener, Türkiye'nin 1950'lerde kapattığı uçak fabrikalarını, ancak savunma alanlarında karşılaştığı zorluklar nedeniyle 1980'li yıllarda yeniden, ama sadece montaj sanayisi olarak kurduğunu söyledi. Yener şöyle devam etti:
"Bugün gelinen noktada ülkemizdeki havacılık ve uzay sektörü esas olarak dört kanaldan yürütülmektedir. Birincisi havayolu taşımacılığı alanıdır. Ülkemizde 2012 yılında iç ve dış hatlarda 130 milyon yolcu seyahat gerçekleşmiştir. Son 9 yıl içerisinde yıllık ortalama büyüme; uçak trafiği için yüzde 19, yolcu trafiği için yüzde 30'dur. Ancak iç pazara dönük havacılığın dışa bağımlı bir sektör olduğu ve cari açığa katkısının bulunduğu gözetilmelidir. Şöyle ki yakıt ithaldir ve toplam maliyet içindeki payı yüzde 35'tir. İthal yakıtta 2008'de 1,4 milyar dolar ödeyen Türk Hava Yolları, büyüme ile birlikte tüketim artınca 2,4 milyar dolar harcamıştır. Uçaklar ve ekipman, döviz borçlanması yoluyla kiralanmakta veya satın alınmaktadır. Sektör taşeronlaşmıştır. Nitelikli ve orta düzeyde nitelikle elemanlar ağır iş yükü yanı sıra esnek çalışma yöntemleri ile sömürülmektedir."
PLANSIZ UÇAK ALIMI İDDİASI
THY'nin sektörün çıkarlarını gözeten, bakım ve mühendislik yatırımlarını planlayan kurum olmaktan çıkarıldığını öne süren Yunus Yener şöyle konuştu:
"THY kar peşinde koşan bir firmaya dönüştürülmüştür. Plansız uçak alımları ile büyüyen THY, uluslararası standartlarda yüzde 80 olması gereken yolcu doluluk oranını ancak yüzde 70'lerde tutabilmekte, kamu kaynaklarını harcamaktadır. THY son dönemde çok sayıda yabancı pilot çalıştırmaktadır. Bu durum, istihdam sorunu yaşayan ülkemiz için çok yanlış bir politikadır. Konu öyle bir noktaya gelmiştir ki, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü havayolu şirketlerine gönderdiği bir yazı ile 30 Haziran 2013 tarihine kadar işletmelerde görev yapan yabancı ikinci pilot sayısının toplam ikinci pilot sayısının yüzde 25'ini aşmayacak şekilde azaltılmasını, yıl sonu itibariyle de yüzde 10'a düşürülmesinin hedeflenmesini istemek zorunda kalmıştır. "
GÖREVLERİNE İADE EDİLSİN
THY'da çalışma barışının da bozulduğunu savunan Yunus Yener, kurumun 38 milyar dolar borç yükü altında olduğunu söyledi. Yener şunları kaydetti:
"Geçen yıldan günümüze THY, grev yasağı getiren yasal düzenlemeler sonrası çalışma barışının bozulmasıyla, grev yasağı tartışmaları ve 305 çalışanın kanunsuz bir şekilde işten çıkarılmasıyla ve halen de Hava-İş Sendikası'nın grev kararı almasıyla gündeme gelmiştir. Çalışanların ve sendikanın işten çıkarılan 305 kişinin görevlerine iadesi başta olmak üzere taleplerin karşılanarak, çalışma barışını tesis edecek yönde adımlar atması gerekmektedir. THY, son siparişleri dahil olmak üzere 38 milyar dolar borç yükü altındadır. Ülkemizin dış borcunun yüzde 10'u seviyesindeki bu borcun, turizm gibi hareketli ve gerçekte kırılgan bir sektörün yolcu taşımacılığına endeksli olması önemli bir sorun alanı yaratmaktadır. Bu noktada önemle belirtmek isterim ki, havayolu taşımacılığımızda ve bakım hizmetlerinde kamunun etkinliğinin artırılması, havayolu ulaşımının ucuzlatılması, yabancı pilot çalıştırılmasına son verilmesi, THY'nin tekrar ulusal havayolu şirketimiz haline getirilmesi, özelleştirmeci anlayışlarla yönetilmesine son verilmesi gerçek çözümdür."
