• BIST 9722.09
  • Altın 2428.571
  • Dolar 32.5199
  • Euro 34.8
  • İstanbul 18 °C
  • Ankara 21 °C

Tunç: Eskiyen koster filosu yenilenmeli

Tunç: Eskiyen koster filosu yenilenmeli
Bora Denizcilik Yönetim Kurulu Başkanı Kaptan Alev Tunç, deniz yoluyla yapılan ithalat ve ihracat taşımalarının Türk bayraklı gemilerle yapılmasının cari açık üzerinde olumlu etki yaratacağını söylüyor.

Tunç: Eskiyen koster filosu yenilenmeli

Bora Denizcilik Yönetim Kurulu Başkanı Kaptan Alev Tunç, deniz yoluyla yapılan ithalat ve ihracat taşımalarının Türk bayraklı gemilerle yapılmasının cari açık üzerinde olumlu etki yaratacağını söylüyor.

Navlun kaybı nasıl olumsuz etken yaratıyor?

Navlun döviz kayıplarının ne kadar yüksek olduğu artık irdelenmelidir. Türkiye'nin ticaret hacmi geliştikçe, öngöremediğimiz kayıplar ve açıklar doğuyor. Navlun kaybı çok önemli bir döviz kaybı meydana getiriyor. Bugünkü ticaret hacmimiz 300 milyar dolar ise, bunun yüzde 80'i deniz yoluyla taşınmakta. Demektir ki 240 milyar dolarlık kısmı denizyoluyla taşınmakta. Böylesine çok yüksek meblağın navluna isabet eden bölümü yüzde 5 olmaktadır. Bir bakış açısı ile 12 milyar dolarlık kısmı Türkiye üzerinden ihraç ediliyor veya ithal ediliyor. Bu mal hareketinin sadece yüzde 20'si Türk bayraklı gemilerle taşınabilmekte.

Türkiye her sene gemilerle yapılan ithalat ve ihracat taşımalarına ortalama 9,6 milyar dolar navlun bedeli olarak ödemektedir.

Gemilerin yetersiz kaldığında yabancı armatörlük şirketlerinin payları nedir?

Türkiye'nin yabancı armatörlere ödediği navlun miktarı 7 ilâ 10 milyar doları bulmaktadır. Bu toplam cari açığımızın yüzde 10 gibi bir toplamı meydana getirmektedir. Bir otomobil markası yaratabilmek için büyük gayret sarfediyoruz. Medya büyük ilgi gösteriyor. Haliyle bir marka yaratmak çok önemsenecek bir devrimdir. Ama Türkiye yıllardır gemi inşa ediyor ve ihraç ediyor. Çok sofistike gemiler de inşa etmiş olmamıza karşın şu sıralarda inşa kapasitemiz yüzde 3'lere inmiştir.

Yapılan yatırımları nasıl karşılıyorsunuz? 

Özel sektörün ve devlet sektörünün yatırımlarını saygıyla ve takdirle karşılıyorum. Anadolu'da Kobi'ler ve diğer sanayicilerimiz ya da çok gururlandığımız adlarıyla Anadolu Kaplanları harikalar yaratıyorlar. Mallarını en kısa sürede, en güvenli şekilde ve en uygun navlunla ihraç adreslerine ulaştıramadıkları sürece Anadolu Kaplanları'nın bu başarıları değerini bulamaz.

Devlet bürokrasisinden bekledikleriniz nelerdir?

2023'e yol alırken, tüm bürokratik engellemelerden arınmak gerekiyor. Türkiye'nin Fenikeliler zamanından beri gelen Akdeniz ve Karadeniz alanlarında kıyı ülkeler arasında devam eden ve çok önemseyeceğimiz deniz yolu taşımaları var. Türkiye'nin Afrika ve Akdeniz ülkelerine açılıyor olması, denizyollarını güçlendirmesi açısından kaçınılmaz bir gerçeği ortaya çıkartmaktadır. Elimizdeki filoyu yenilemeliyiz. Bu filo ile üçüncü ülkelerden de pay alabiliriz.

Koster filosu daha da yaşlanmadan yeni filo imkanı yaratmalıyız!

Büyük tonajlardaki gemilere sahip olan armatörlerimiz büyük sermaye sahibi müteşebbislerimizdir. Fakat küçük tonaj koster sınıfı armatörlerimiz ise bir esnaf sınıfı olarak büyük yatırımı gerçekleştirebilecek özsermayeden mahrum bulunmaktadırlar.

Bu talep, salt biz armatörlerin beklentisi olamaz. Aksi halde bu tonajdaki Türk koster filosu eriyor, bitiyor. Kuzey Avrupa ülkeleri, kendi pazarlarındaki durgunluklar nedeniyle koster tipi gemilerini Akdeniz ve Karadeniz limanlarına salıyorlar. Kalan payımızı da süratle kaybediyoruz.

Peki ne yapmalıyız?

Özellikler koster tonajının Türk gemi inşa tersanelerinde inşa edilmesi desteklenmelidir. Rusya ile devletimiz seviyesinde anlaşma yapabilirsek, kurulacak ortak denizcilik şirketleriyle Akdeniz ve Karadeniz çanağında daha yüksek oranlarda navlun geliri sağlayabiliriz. Akdeniz ve Karadeniz çanağında çalışan Türk koster filosunda 2 bin - 4 bin DWT arasında 850 kadar koster tipi gemimiz var. Bunun 350'si 30 yaşın üstünde. Artık bunlar çok eskimiş gemiler. Oransal söylersek yüzde 35'i 30 yaşın üstünde, yüzde 20'si 20-30 yaş arasında. Yüzde 15'i 10-20 arasında. Bu istatistikler iki yıl öncesini yansıttığından, filo daha da yaşlandı. Türkiye armatörlük kurumları uluslararası benzerleri gibi, bu ülkenin geleneksel kişiliğine kazandırılmalıdır. Diğer taraftan gemi inşatı ağır sanayi alanıdır; diyoruz ki, AB, Güney Kore, Japonya gemi inşatını nasıl destekliyorsa bizde aynı yapıda sahiplenelim. Milli gemi inşa sanayi, binlerce yan sanayi firmasına iş, istihdam demektir.

Haber: Osman ÖNDEŞ - INFOMAG Dergisi

www.UlasimOnline.Com

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Ulaştırma | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim