Alibaba.com ülke müdürü Cüneyt Erpolat ile yaptığımız özel röportaj dünya ekonomisinin gittiği yönü görmemiz açısından çok önemliydi. Son 10 yılda bilişim ve internet alanında yaşanan gelişmeler, akıllı telefon, taşınabilir bilgisayar ve tablet gibi iletişim araçlarının iyiden iyiye hayatımıza girmesi, alışveriş alışkanlıklarımızda da önemli bir farkındalık yarattı. Bu yeni alışkanlıklar ekonominin devrimsel dönüşümüne de sebep oluyor. Öyle ki e-ticaret her geçen gün geleneksel ekonomi içerisindeki payını arttırıyor. Araştırmalar gösteriyor ki sadece 2 yıl sonra e-ticaretin payı genel ekonominin yüzde 13’üne ulaşacak ve 10 trilyon dolara çıkacak. Katlanarak büyüyen bu yeni ekonomi üretimden lojistiğe, ihracattan, ödeme yöntemlerine kadar ticaret içerisindeki tüm ezberleri bozmaya hazırlanıyor. Bu alana yatırım yapan firmaların büyüme ve karlılık oranları hızla artarken, bu sürece ayak uyduramayanlar yok olma noktasına gelecek. Bu yeni ekonomi sürecinin ayrıntılarını dünyanın en büyük B2B e-ticaret platformu yani alibaba.com Türkiye Ülke Müdürü Cüneyt Polat ile değerlendirdik...
e-Ticaret ve ekonomi sizce nereye gidiyor?
e-Ticaret tüm dünyada üretim, lojistik ve ticaret yapma modellerini kökten değiştirmeye hazırlanıyor. Yapılan önemli araştırmalar gösteriyor ki; 2020 yılında dünyada e-ticaret hacmi 10 trilyon dolara ulaşacak ve genel ekonomi içerisindeki payını yüzde 13 gibi bir seviyeye çıkaracak. Bu 10 trilyon dolarlık bir pazar anlamına geliyor. Bu dev ekonomide aslan payını ise şirketler arası ticaret yani B2B pazarı alacak. B2B pazarının 2020 yılında 6,7 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Bu öngörü gösteriyor ki şirketler arası ticaret pazarı çok hızlı büyüyecek ve ezberler bozulacak. Bu araştırmanın Türk firmaları özellikle Türk KOBİ’leri tarafından çok iyi yorumlanması gerekiyor. Çünkü bu rakamlar ve öngörüler firmalarının geleceğini belirleyecek. Firmalar bu süreci büyümelerinde bir fırsat haline getirebilirler ya da sürece ayak uyduramayıp oyun dışında kalabilirler.
Alibaba.com Türkiye’de nasıl bir strateji izleyecek?
Alibaba.com, dünyada 260 milyondan fazla alıcı ve satıcıyı bir araya getiriyor. 190 ülkeden ve bölgeden alıcı ve satıcıyı birbiriyle buluşturuyor. Milyonlarca kişi bizim platformumuz sayesinde müşteri buluyor, işini geliştiriyor ve yeni pazarlara girerek ihracatını arttırıyor. Alibaba.com platformunun Çin ihracatına katkısı ortada. Aynı süreci Türkiye’de de yaratmak istiyoruz. Özellikle Türkiye’nin büyüyen ekonomisine ve ekonominin itici gücü olan Türk KOBİ’lerine fazlasıyla güveniyoruz. Türkiye’de ihracat potansiyeli olan binlerce KOBİ var ama yüksek pazar maliyetlerinden dolayı çoğu ihracatçı olamıyor. Binlerce firmanın sadece 67 bini kayıtlı ihracatçı. Bu ihracatçıların da önemli bir kısmı birkaç ülke ve firmaya ürününü pazarlayabiliyor.
Siz ve sizin gibi e ticaret platformları firmalara ne tür avantajlar sağlıyor?
Platformlar uluslararası arenada KOBİ’lere büyük fırsatlar sunuyor. KOBİ’ler bizim gibi e ticaret platformlarını doğru kullanarak, oturdukları yerden dünyanın bir ucundaki pazar ve firmalara ulaşabilirler. Bu büyüme ve yeni yatırım demek. Aynı zamanda istihdam, üretim ve gelişme demek. Firmalardaki bu değişim süreci elbette Türkiye ekonomik verilerine de yansıyacak. Bakın size şöyle bir örnek vereyim; bu gün dünyanın en çok ihracat yapan ülkeleri, Çin, ABD ve Almanya. Bu ülkelerin hepsinin ortak noktası teknoloji yatırımları ve özellikle e-ticaret avantajlarını kendi amaçlarına uygun kullanmaları. Türkiye bunu yapmalı, bu alanı çok iyi kullanmalı. Nitekim Ekonomi Bakanlığı'nın bu konuda dünyanın hiçbir ülkesinde olmayan çok önemli destekleri var. İhracatçı KOBİ’lerin önünü açmak için bizim gibi platformlara üye olmak isteyen firmaların yıllık site aidatlarının yüzde 80 gibi bir kısmını bakanlık kendisi karşılıyor. Bu büyük bir fırsat ve bu fırsatı KOBİ’ler kesinlikle kaçırmamalı.
Dünyanın en büyük B2B e ticaret platformu olarak Türkiye hedefiniz nedir?
Öncelikle belirtmeliyim ki Türkiye’nin ve Türk KOBİ’lerinin potansiyeline fazlasıyla inanıyoruz. Türkiye ekonomisinde çok dinamik bir ekonomik yapı var. Türk firmaları dijitalleşerek önemli adımlar atabilirler. 2023 yılı ihracatı ile ilgili çok önemli hedeflerimiz var. e-Ticaret doğru anlaşılır ve kullanılırsa bu hedeflere ulaşmamız çok daha kolay olacaktır. Biz alibaba.com Türkiye olarak tüm çalışmalarımızı bu geleceğe uygun olarak planlıyoruz. Türkiye’nin ihracatına büyük katkı yapacağımıza inanıyoruz. Sadece alibaba.com olarak 2023 ihracat hedefimiz 50 milyar dolar olacak.
50 milyar dolar… Türkiye ihracatına tek başınıza yapacağınız ek katkı mı olacak?
Evet… Sadece alibaba.com olarak Türkiye’nin 2023 yılı ihracatına en az 50 milyar dolar ek katkı sağlayacağız. Bu rakam size agresif ve şaşırtıcı gelebilir; ancak çok mümkün. Bizim hedefimiz sadece mevcut ihracat yapan KOBİ’ler değil, ihracat yapma potansiyeli olan tüm KOBİ’ler. Aslında Ekonomi Bakanlığı'nın amacı da aynı. Tüm KOBİ’ler birer e-ihracat firması haline gelmesi için önemli çalışmalar yapıyorlar. Teşvikler, eğitimler, hazırlıklar, altyapı çalışmaları ve bizim gibi e ticaret platformlarına üyelik için verilen destekler. Bu arada şunu da belirtmek isterim bu süreç Türkiye istihdamına da ciddi katkı sağlayacak. 50 milyar ek ihracat demek en 60 bin kişilik ek istihdam demek. Aynı zamanda şu an 67 bin civarında olan kayıtlı ihracatçı sayısının 100 bin üzerine sıçraması demek. Diğer platformlar da işin içerisine girdiğinde bu rakam çok daha önemli seviyelere çıkacaktır. Yani e-ihracat Türkiye ekonomisinin büyümesine ciddi katkı sağlayacak.
KOBİ’ler ve firmalar bu sürece nasıl hazırlanmalı?
Türkiye’deki firmaların önemli bir kısmının en büyük hatası e-ticareti ana işlerinin bir parçası olarak görmemek. Öncelikle bu alanı ciddiye alarak ana işlerinin bir parçası olarak görmeliler. Benim e-ticaret platformun var gittiği yere kadar gider anlayışı başarılı olamaz. Çin’de e-ihracat yapan firmalar, örneğin alibaba.com platformu üzerinde e-mağazası olan firmalar, 24 saat bu işe özel personel bulunduruyor. Bu personel dünyanın her yerinde gelen siparişleri anında karşılıyor ve satışa çeviriyor. KOBİ’ler öncelikle e-ticaret konusunu ciddiye almalı ve ana faaliyet alanlarından birisi olarak görmeli. Çünkü özellikle altını çizerek söylemek istiyorum yakın gelecekte ticaret ve ihracatta ezberler bozulacak. 5 yıl içinde bu dönüşüme ayak uyduramayan firmalar ya çok zor günler yaşayacak ya da kepenk indirecek. Firmalar müşterilerini e-ticaret platformları üzerinden bulacak. Hatta firma müşteriyi değil müşteri firmayı bularak sipariş verecek. Platformlarda bulunan, internet ortamında görünür olanlar daha çok müşteri ve ciro elde edecek. Görünür olmayan, geleneksel süreçte ısrar edenlerse yok olmak zorunda kalacak.
Bu büyük bir fırsat; bu fırsatı çok daha fazla duyurmak gerekmez mi?
Bizim gibi platformlar Türkiye’de ki KOBİ’leri bu konuyla ilgili bilinçlendirmek için elinden ne gelirse yapıyor. e-İhracatın önemini sesimizin çıktığı her yerde duyurmaya çalışıyoruz. İhracatçı birliklerine, ticaret ve sanayi odalarına, tek tek giderek KOBİ’lere ulaşmaya çalışıyoruz. KOBİ’ler de bu anlattıklarımızı dikkate almaya, platformlarımıza dahil olarak ihracat yapmaya başladı. Ama elbette yeterli değil daha çok firma sisteme dahil olarak bu dönemle ilgili pozisyon almalı. Yanlış anlaşılmasın; illa alibaba. com platformunu tercih etmek zorunda değiller. Önemli olan onların bir e ticaret platformu üzerinde bulunmaları, bir internet sitesi kurmaları, sosyal medya mecralarını kullanmaları ve bu amaca uygun personeli bünyelerine katmaları.
2023 yılında ihracatın yıldızı e-ticaret olacak
2023 yılı ihracatı ile ilgili çok önemli hedeflerimiz var. e-Ticaret doğru anlaşılır ve kullanılırsa bu hedefl ere ulaşmamız çok daha kolay olacaktır. Biz alibaba.com Türkiye olarak tüm çalışmalarımızı bu geleceğe uygun olarak planlıyoruz. Türkiye’nin ihracatına büyük katkı yapacağımıza inanıyoruz. Sadece alibaba.com olarak 2023 ihracat hedefimiz 50 milyar dolar olacak. Oysa bizim gibi e-ticaret platformları KOBİ’leri dünyaya açabilir, pazarlarını çeşitlendirebilir ve onları önemli birer ihracatçı haline getirebilir. Bu hem onların hızlı büyümelerine hem de karlılıklarını arttırmalarına neden olacaktır. Yeter ki bu sürece uyum sağlasınlar ve e ticaret platformlarının avantajlarını kendi lehlerine kullansınlar.
Dünyada e-ticaret 10 trilyon dolar olacak
"2020 yılında dünyada e ticaret hacminin 10 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. Bu rakama ulaşıldığında genel ekonomi içerisindeki payı da yüzde 13 gibi bir seviyeye çıkaracak. 10 trilyon dolarlık bu dev pazarın aslan payını şirketler arası ticaret alacak. B2B yani şirketler arası toptan e ticaret pazarının 2020 yılında 6,7 trilyon dolara ulaşması bekleniyor."
Alibaba 260 milyon alıcı ve satıcıyı buluşturuyor
"Alibaba.com, B2B e ticaret platformu 260 milyondan fazla alıcı ve satıcıyı bir araya getiriyor. 190 ülkeden ve bölgeden alıcı ve satıcıyı birbiriyle buluşturuyor. Milyonlarca firma bizim platformumuz sayesinde müşteri buluyor, işini geliştiriyor, yeni pazarlara giriyor. Alibaba.com platformunun Çin ihracatına katkısı ortada şimdi aynısını Türkiye’de de yaratmak istiyoruz."
Ekonomi Bakanlığının büyük desteği
"Ekonomi Bakanlığı e-ticaret ve e-ihracat konusunda dünyanın hiçbir ülkesinde olmayan çok önemli destekler veriyor. İhracatçı KOBİ’lerin önünü açmak için biz ve bizim gibi e-ticaret platformlarına üye olmak isteyen firmaların yıllık site aidatlarının yüzde 80 gibi önemli bir kısmını bakanlık karşılıyor. Bu büyük bir teşvik ve bu fırsatı KOBİ’ler kesinlikle kaçırmamalı."
Kaynak: Selçuk GEÇER / DÜNYA
