• BIST 10045.74
  • Altın 2420.766
  • Dolar 32.4438
  • Euro 34.797
  • İstanbul 13 °C
  • Ankara 15 °C

En büyük eksiğimiz yerli motor

En büyük eksiğimiz yerli motor
Savunma Sanayii Müsteşarı Murad Bayar askeri gemilerin yüzde 60'ların üzerinde yerli katkıyla üretildiğini ancak bu gemilerin motorlarınının yerli üretim olmadğını söyledi.

Savunma Sanayi Müsteşarı Murad Bayar, savunma sanayi alanında yabancı malzeme ve yabancı motor kullanımından yakındı. Bayar, "En büyük eksiğimiz motor. Motor yok. Araçlara harcanan paranın yüzde 30'u motora. Motor konusunun çözülmesi lazım. Üretimini kastetmiyorum, bir motorun tasarım ve lisans haklarının bize ait olmasını kastediyorum." dedi.

Savunma Sanayii Müsteşarı Murad Bayar, havacılık üretiminde Türkiye'nin önemli bir potansiyeli olduğunu belirterek, "Türkiye'deki sanayi, otomotivde yaptığının çok benzerini, havacılıkta da yapabilir. Birkaç milyar dolardan bahsetmiyorum, 5, 10, 20 milyar dolara çıkan bir havacılık üretimi Türkiye için mümkün. Çok kısa vadede, birkaç sene içinde mümkün. Burada Bursa sanayisinin otomotivden gelen tecrübeyle oyuncu olabileceğini düşünüyorum" dedi.

Bursa Valiliği, Savunma Sanayii Müsteşarlığı, Savunma ve Havacılık Sanayii İmalatçılar Derneği (SASAD) ve Bursa Sanayicileri ve İşadamları Derneği (BUSİAD) tarafından düzenlenen "Savunma Sanayi Buluşması", törenle başladı.

Bayar, törende yaptığı konuşmada, bu buluşmada "Biz Bursa'dan ne bekliyoruz, Bursa bizden ne bekleyebilir-" sorusunun yanıtını arayacaklarını söyledi.

"Savunma sanayisindeki temel hedefimiz, -geçmiş yıllarda da böyleydi ama, önümüzdeki dönemde daha güçlü olarak bu şekilde devam edecek- bu sektördeki ihtiyaçlarımızı ağırlıklı olarak ülke sanayisi eliyle karşılamak ve burada da özel sektörü tabii çok önemli bir Oyuncu olarak görüyoruz" diyen Bayar, Türkiye'nin geçmişte bu alanda bir ihtiyaç duyduğu zaman, bunu bir devlet yatırımı olarak planladığını hatırlattı.

Bayar, bugün artık birçok ihtiyaçta akla ilk gelen sorunun "Türkiye'de bunu yapan var mı veya yapabilecek olan var mı-" olduğunu, bunun "sanayicimizin geldiği noktayı gösterdiğini ve onunla gurur duymak gerektiğini" ifade etti.

Bu sorunun cevabının da birçok durumda müspet olduğunu yaşayarak gördüklerini, her yıl da bunun artarak geliştiğini anlatan Bayar, şöyle konuştu:

"Savunma sanayisinde ve askeri ihtiyaçta belli bir ürüne, teçhizata, üretime yeteneğe ihtiyaç duyduğumuzda, Türkiye'deki sanayiye bakmamız, hemen hemen yeterli oluyor. Onun bir altyapısını buluyoruz bir kuruluşumuzda. Ama ne eksik olabiliyor- İşte bir askeri üretimin gerekleri var, o standartlara uyum, belki birtakım kalite gerekleri, bazı usuller, bunların ikmal edilmesi gerekiyor. Ama onun dışında temel yeteneği, biz artık Türkiye'de bulabiliyoruz. Bursa'ya da bunun için geldik. Bugün savunma sanayimizde yarısı yerli ise bu bardağın dolu tarafı. Yarısı da ithal, bu da bardağın boş tarafı. O boş tarafını daha fazla nasıl doldururuz, onun için buradayız. Bursa sanayisi de güçlü bir sanayi olarak zaten burada savunma sanayine hizmet eden kuruluşlarımız var. Ama çok daha fazlası olacağına inandığımız için burada bulunuyoruz."

-"Türkiye'de özgün ürünleri olan tek sektör"-

Bayar, bu vesileyle Bursa sanayisinin yeteneklerini göreceklerini ve ihtiyaç olanları belirleyeceklerini belirterek, şöyle devam etti:

"Bizim savunma sanayi kuruluşlarımız, Bursa sanayisinden, yeteneklerinden nasıl istifade edebilir, burada nasıl işbirlikleri yapabiliriz- Bu alacağımız kısmı. Ne verebiliriz Bursa sanayisine- Orada sanki beklentilerimizde bir uyuşma var gibi. Bursa sanayisi de bir dönüşüm geçirmek, ileriye doğru bir adım atmak istiyor, anladığım bu. Belki burada da Türkiye'de en fazla Ar-Ge mühendisi çalıştıran sektör savunma sanayi. Cirosu çok yüksek olmayabilir ama ama en fazla Ar-Ge mühendisini savunma sanayi çalıştırıyor. Türkiye'de özgün ürünleri olan, bunu maalesef paranteziyle devam ediyorum, tek sektör.. Kendi özgün ürünümüz diğer sektörlerde çok az... Ama gitmemiz gereken yol da bu."

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Kendi otomobilimizi yapalım" sözünü anımsatan Bayar, Başbakan'ın teknolojisi, markası bizim olan otomobil istediğini, bununla lisanslı üretim arasında çok büyük bir fark olduğunu vurguladı.

-"Bu otomotiv sanayisi sayesinde mümkün oldu"-

Murad Bayar, savunma sanayisinde bazı ürün dallarında o eşiği atladıklarını belirterek, şunları kaydetti:

"Otomotivde atladık aslında, kara araçlarında, zırhlı araçlarda bugün kendi markamız ürünler, araçlar var, dünyaya da satılıyor. Yani lisansı, teknolojisi, tasarımı bizim olan ürünler var, dünyaya da satılıyor. Bu otomotiv sanayisi sayesinde mümkün oldu. Türkiye'deki o üretim gücünün üzerine, askeri ihtiyaçlara uygun araçlar tasarlanabildi ve bunlar kendi markalarımız olarak dünyaya satılıyor. Belki 50'ye yakın ülke Türkiye'nin zırhlı araçlarını kullanıyor. Kim yapıyor bunları, sizin Oyuncularınız yapıyor, Otokar, BMC yapıyor, yan sanayi de sizlersiniz..."

Savunma sanayi projelerinde çalışacak şirketlerin, teknolojik çıtalarının yükseleceğine de değinen Bayar, bu savunma sanayi harcaması çıktısının, sadece askeri bir ürün olarak gelmemesi, ülkeye bir teknoloji kaynağı olarak gelmesi beklentisinde olduklarını dile getirdi.

-"En büyük eksiğimiz"-

Murad Bayar, bunun olduğu birçok örneği yaşadıklarını, en başta da Ankara OSTİM'de 100'e yakın şirketin savunma sanayisine üretim yaptığını ve her yıl 10 şirketin eklendiğini kaydetti.

Askeri gemilerin geçmişte hep yabancı tasarımlardan oluştuğunu, bütün malzemesinin yabancı olduğunu anlatan Bayar, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Ama bugün Tuzla'da 5 tersanede, özel sektör tersanesinde bizim 2 milyar dolarlık projemiz var ve çok güçlü bir yan sanayiyle. Her gemimiz yüzde 60'ların üzerinde yerli katkıyla üretiliyor. En büyük eksiğimiz olan alanlardan biri, belki Bursa ona bir çözüm bulur motor, motor yok. Kara araçlarında, gemilerde yerli katkının yüzde 30'u motordan otomatik gidiyor. Motorun Türkiye'de çözülmesi lazım. Tabii üretimi kastetmiyorum, motor üretim teknolojileri hepsi var Türkiye'de, bir motorun tasarım ve lisansının ortaya çıkması ve güncel teknolojilerle..."

Sivil sanayiyle savunma sanayisinin buluşmasını hedeflediklerini, bugün burada bulunmalarının amacının da bu olduğunu vurgulayan Bayar, konu başlığının ise "savunma sanayisi" ile sınırlı tutulmaması, buna "havacılık ve hatta uzay sanayisi"nin de ilave edilmesi gerektiğini kaydetti.

-"Kendi uçağımızı yapmasak bile"-

Bayar, Türkiye'nin önemli potansiyelinin bulunduğu alanlardan birinin de havacılık olduğuna dikkati çekerek, otomotiv ile çok benzerliklerinin bulunduğuna işaret etti.

Eskişehir'de bu konuda bir kümelenmenin oluştuğunu kaydeden Bayar, şunları kaydetti:

"Nasıl otomotivde markalar Türkiye'ye geldi ve üretimlerini buraya taşıdılar. Aynen havacılıkta da bu olabilir. Türkiye'deki sanayi otomotivde yaptığının çok benzerini, havacılıkta da yapabilir. Birkaç milyar dolardan bahsetmiyorum, 5, 10, 20 milyar dolara çıkan bir havacılık üretimi Türkiye için mümkün. Çok kısa vadede, birkaç sene içinde mümkün. Burada Bursa sanayisinin otomotivden gelen tecrübeyle Oyuncu olabileceğini düşünüyorum... Havacılık üretiminde Türkiye'nin önemli bir potansiyeli var, rekabetçi olabileceği, neden- Çünkü, Türkiye hem nitelikli iş gücü olan hem belli bir kaliteyi tutturabilen iş disiplini yüksek bir ülke. Bunu otomotivde gösteriyor, havacılığa geçiş buradan o kadar zor değil ve oradaki katma değer çok daha fazla. Bugün o ihtiyacı görüyoruz. Avrupa'da Amerika'da sanayi bu tür imalat yerleri aramaya başladı. Kendi uçağımızı yapmasak bile otomotivde olduğu gibi çok ciddi bir havacılık sektörü Türkiye'de yaratılabilir ve bu tamamen, özel sektör için Oyun alanı.

Bayar, nihai hedeflerinin Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ihtiyaçlarını karşılamak olduğunu, yapılan üretimlerin de dünya standartlarında hatta daha ileride olması gerektiğini bildirdi.

Murad Bayar, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Türkiye'nin içinde bulunduğu güvenlik ortamı, tehditleri, yaşadığımız krizler, belki bizi burada dünya ülkeleri arasında ilk sıralara taşıyor. Karşı karşıya kaldığımız, mücadele etmemiz gereken sorunlar itibarıyla baktığımızda biz böyle 3-5 ülke içindeyiz dünyada. O zaman buna cevap verecek bir yetenek, sanayi yapınız, teknolojiniz olacak."

www.UlasimOnline.Com

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2012 Ulaştırma | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0212 970 87 88 | Haber Scripti: CM Bilişim