OTO KİRALAMA BÜYÜME BEKLİYOR
Otokoç Otomotiv Ticaret ve Sanayi A.Ş Genel Müdürü Görgün Özdemir, kiralık oto sektöründe Türkiye'de büyük ve doymamış bir pazar bulunduğunu belirtti.
Özdemir, bir açılış töreni için geldiği Adana'da, oto kiralama hizmetlerini Otokoç ve Avis markasıyla, 13 bin adetlik araç parkıyla gerçekleştirdiklerini, geçen yıl krize rağmen Otokoç'ta yüzde 35, Avis tarafında ise yüzde 20 büyüdüklerini, bu yıl da sene sonuna kadar aynı büyüme hızını yakalayacaklarını bildirdi.
Kiralık araç sayısının 125 bin olduğu Türkiye'de bu sektörde büyük bir pasta bulunduğunu belirten Özdemir, şunları söyledi;
''Bu büyüme potansiyeline rağmen anlayamadığımız bir kararla bu yıl başında ticari araç kiralama yasaklandı. Araç kiralama şirketleri binek oto yani otomobil kiralayabiliyor, ticari araç kiralayamıyor. Bu da bizim en büyük yaramız. Yaptığımız tüm girişimlere rağmen bunun nedenini bizi tatmin edecek şekilde izah eden olmadı. Oysa, Avrupa'da bırakın yasaklamayı ticari araç kiralama teşvik bile ediliyor. Her konuda AB'ye uyum sağlamaya çalışan Türkiye'de bu karar özellikle KOBİ'leri (Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler) çok zor durumda bıraktı. Türkiye'de yapılan yıllık ortalama 750 bin adet satışın aşağı yukarı yarısına yakını yani yaklaşık 300 bini şirketlere satılıyor. Demek ki şirketlerin aldığı araçları biz kiralasak bu rakam ilk etapta 450 binlere çıkacak.''
Özdemir, Türkiye'de KOBİ'lerin sayısının çok fazla olduğunu ancak, finansal güçlüklerinin de aynı oranda büyük olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti;
''Şimdi diyelim ki bir KOBİ'nin 5 tane araca ihtiyacı var. 5 aracı bugün almak istediği zaman ya cebinden 120 bin 125 bin lira parayı bir anda çıkaracak ya da gidecek bankadan kredi limiti varsa kredi kullanacak. Zaten KOBİ'lerin çoğunluğunun kredi limiti de bundan fazla değil. Bunu da araca bağladığı zaman ana faaliyet konusuna ayıracağı kaynak kalmıyor. KOBİ'lerin bu yönde desteklenmesi gerekirken tam aksi bir uygulama çıktı. Mesela sene başında bu yasaklama çıkınca 25 bin tane aracı otomotiv kiralama şirketleri iade etmek zorunda kaldı. Türkiye'de oto kiralama sektöründe çok büyük ve doymamış bir pazar olmasına rağmen alınan bu kararla büyümenin önüne engel kondu.''
Özdemir, ellerinde bulunan iki istatistik bilginin Türkiye'deki bu büyük pazarı açıkça gösterdiğini belirterek, ''Birincisi, Türkiye'de günlük araç kiralama deneyimi yaşamış kişi nüfusun sadece yüzde 6'sı. Bu AB ülkelerinde yüzde 12'ye çıkıyor. İkincisi, Türkiye'de 10 bin kişiye 2 kiralık araç düşerken, AB ülkelerinde 50 araç düşüyor. Demek ki 25 kat büyüme potansiyeli bulunuyor'' dedi.
Bu potansiyeli tetikleyecek üç unsur bulunduğuna dikkati çeken Özdemir, ''Birincisi turizm, ikincisi ticaret, üçüncüsü de eğitim seviyesi. Türkiye'de araç kiralama işi halen lüks bir iş gibi görülüyor. Halbuki hiç de öyle değil. Biz hep şu örneği veririz. Bir iş adamı Ankara'ya gitti, orada taksiye bindi işini kamu dairelerinde halletti geri geldi. Bu iş için ödeyeceği taksi ücreti 150-160 TL'nin altına düşmez. Ama bir günlük araç kiralasa 90-100 liraya gün boyu kullanabilir'' diye konuştu.
Özdemir, hesabını bilenlerin artık taksi yerine kiralık araç kullandıklarını belirterek, ''Türkiye'de de eğitim seviyesi yükseldikçe hesabını bilenlerin sayısı buna paralel artıyor. Biz iddia ediyoruz ki araç kiralamak artık lüks değil, önemli bir tasarruf yolu. Bunu herkes bir gün anlayacak'' dedi.
